İslam dininde ibadetler yalnızca ahiret hayatını kurtarmaya yönelik değil zekât gibi ibadetlerle toplumsal hayatı düzene sokmayı da hedefler. Nasıl ki sosyal devlet anlayışı toplumsal eşitliği sağlamaya yönelikse İslam’da bazı ibadetler dini sosyal alana yaymıştır. Bu durumda da toplumu oluşturan kişilerin üstlerine düşeni yapmaları gerekir. Zekat zenginden alıp fakire vererek toplumsal eşitsizliği giderir. Bir toplumda zengin ve fakir olması kadar doğal bir şey yoktur.
Fakat ekonomik anlamda eşitsizlik olan, zenginle fakir arasında keskin çizgiler olan toplumlarda huzursuzluk hâkim olur. İslam zekât ibadetiyle bu dengeyi sağlamayı amaçlamıştır.
Zekat Nedir?
Peygamber Efendimiz(sav)’in içine doğduğu Arap toplumunda zengin çok zengin, fakir çok fakirdi. Zenginlerin tek derdi daha çok mal elde etmek daha çok kazanmak olurken fakirler köle muamelesi görüyor eziliyor hırpalanıyordu. Zengin fakirin hakkını riayet etmiyordu. Kur’an-ı Kerim bu eşitsizliğe ve zorbalığa son vermeyi amaçlamıştır.
Kur’an’da cennet ehlinden bahsedilirken dünyada hep iyilik ve hayır işleyen aynı zamanda zariyat suresi 19. Ayette mallarından yoksulların ve isteyenlerin haklarını ayırdıklarından bahseder.
Yine kuranda mearic suresi 19-25. Ayetlerde insanın cimri bir yaratılışa sahip olduğundan fakat namazlarını devamlı kılanların mallarında muhtaç ve mahrum kimselerin haklarını ayırdıklarından bahseder.
Bakara suresi 264. Ayetinde
“’Ey iman edenler! Yardım ettiğiniz kimselere minnet etmek ve incitmek suretiyle sadakalarınızı boşa çıkarmayın. Allaha da ahiret gününe de inanmadığı halde sırf insanlara gösteriş yapmak için malını harcayan kişinin durumuna düşmeyin”
bahsi geçen zekât da dâhil yapılan bütün infaklar için geçerlidir. Çünkü fakir hakkını alıyor zengin de malındaki fakirin hakkını ödeyerek borcunu ödüyor. Burada verenin böbürlenip kibirlenmesi alanında mahcup olması gereken bir durum yok aslında. Allah’ü Teâlâ da inanları bu davranışlardan men ediyor bu ayetle. Zekât İslam devletlerinde, devletlerin toplama ve dağıtma görevini üstlenebildiği bir vergi türü de sayılmıştır.
https://www.youtube.com/watch?v=WvjtUm8TdW0
Zekat kelime anlamı olarak bereket ve çoğaltma anlamına gelir. İbadet olarak zekât ise; Allah’ın zengin sayılabilecek kadar malı olan kişilerin mallarından belirli bir miktar malı belirli ihtiyaç sahiplerinin kullanabilmesi için verilen paydır. Kur’an’da zekât 30 ayette geçmektedir. Bu ayetlerin 27sinde namaz ibadetiyle birlikte yer almıştır. Bundan da Allahın İslam’ın ilk dönemlerinden beri zenginle fakir arasındaki dengesizliği gidermek istemesi anlaşılır. Zekât maddi ibadetlerin namaz ise bedensel ibadetlerin simgesidir.
Kimler Zekât Verebilir?
https://www.youtube.com/watch?v=WvjtUm8TdW0
Zekât verecek kişinin öncelikle zengin olması ( nisap miktarı ) gerekir. Bu zenginlik durağan, değerini sabit tutan bir mal değil her geçen gün değerini, gelirini ya da sayısını katlayan mallar üzerinden olmalıdır. Zaruri ihtiyaçlar zenginlik kategorisine girmemektedir. Mesela bir kimsenin 40 tane altını var bu altınlar üzerinden 1 yıl geçtiğinde zekâtı gerekli kılar.
Bir kişi yatırım ya da kiraya vermek için bir ev almışsa ve 1 yıl geçtiği halde bu ev hala o kişinin elindeyse zekât vermesi gerekir. Borcu olan kişi zekât veremez. Zekâtta ölçü 40da 1dir. Yani sahip olduğunuz malın 40/1ini zekât olarak vermelisiniz. Bir kimsenin birinden alacağı varsa bu alacak da zekât gerektirir. Her yıl zekât ödemesini gerektiren mallarıyla birlikte bu alacağının zekâtını da ödemelidir.
Zekât Ne Zaman Verilir?
https://www.youtube.com/watch?v=otQXv_u_up8
Bir mal elde edilmesinin üzerinden bir yıl geçer geçmez zekâtının acil olarak verilmesi gerektiği fıkıh âlimlerinin ortak görüşüdür. Yılın şu günü verilir gibi bir şart yoktur. Çünkü zekât şartları gerçekleşen mal için artık borçlanılmış oluyor ve bu borç artık kul hakkı sayılıyor.
Madeni mallar(gümüş, altın vs), para, hayvanlar ve ticaret mallarında senede 1 kere zekât verilmesi yeterliyken, toprakla ilgili kısımda topraktan yılda kaç kere ürün elde ediliyorsa o kadar zekât verilmesi gerekir.
Zekât Nasıl Verilir?
https://www.youtube.com/watch?v=_MpPDuzl_Vw
Zekât verilirken niyet önemlidir. Veren kişinin özellikle zekât olarak verdiğini belli etmesi gerekir. Şafii ve Hanefi mezhebine göre zekât için niyet zekât borcu çıktığı anda yapılması da yeterli olacaktır. Bir kişi zekât niyetiyle yetim ya da fakire yemek yedirmesi zekât borcunu düşürmez. Zekât malının yetim ya da fakire doğrudan verilmesi gerekir.
Zekât verilen kişinin şahsına geçmesi gerekir. Bu sebeple cami, okul, yol ve çeşme vs yapan hayır kuruluşlarına zekât verilmez. Ölünün borcu zekâtla kapatılmaz. Çünkü zekâtta verilen malın alan şahsın direkt eline geçmesi ve ona tasarruf hürriyeti sağlaması esastır.
Yukarıda anlatıldığı gibi mala sahip olan belli bir zekâta tâbi olur. Daha fazla zekat hakkında bilgi verebilmek amacıyla zekat nedir, zekat kimlere verilir veya kimlere farz gibi soruların cevaplarını vermeye çalıştık. Zekat Allah yolunda olan yolda kalmış birisine dahi verilebilir. Zekatın kabul olması için yukarıda olduğu gibi verilmelidir. Verildiği andan itibaren bir sonraki yıla kadar verilmez.