Yüzüklerin Efendisi Serisi ile Evde Film Keyfi Yapın – Evde Yapılabilecek Şeyler 5

Peter Jackson’ın Yüzüklerin Efendisi

Peter Jackson’ın Yüzüklerin Efendisi Serisi, görsel olarak oldukça çarpıcı görünürken, ahlaki anlamda oldukça ağır bir seri. Yalnızca Türkiye‘de değil; tüm dünyada oldukça ses getiren üç saatlik fantezi- macera-aksiyon filmlerinin en görkemlilerinden biri.

Peter Jackson, hakkında çok sayıda güzel eleştiri yapılan J.RR Tolkien’in kitaplarını çekmeye başladığında, tüm zamanların en ayrıntılı ve popüler filmini çektiğinin farkındaydı. Dünya çapında büyük popülerlik kazanan ve milyonlarca hayran kitlesine ulaşan, 90 milyon dolardan daha fazla bir bütçeyle, muhteşem bir kült film örneği sunmakta.

Yüzük Kardeşliğiİki KuleKralın Dönüşü

Orta dünya ve orta dünya insanlarını muhteşem anlatan Yüzüklerin Efendisi, nesillerce yaşayan ırkları, kabileleri ve en önemlisi Karanlık Lord Sauron ’un Shire halkını nasıl dize getirdiğini ancak sonunda yine bu küçük insanların, karanlık lorda karşı nasıl kenetlenerek, özgürlüklerini kazandığını gösteren destansı bir film.

Daha sonrada video oyuna da çevrilen tüm hikaye dokuz yüzüğün ve en son dövülen ölümcül yüzüğün Doom Dağı’nda dövülmesiyle başlamıştı….

Yüzüklerin Efendisi: Yüzük Kardeşliği

Her şey Doom Dağı’nda yüzüklerin dövülmesiyle başlamıştı. Üç tanesi ölümsüz, adil ve en bilge Elf’lere verildi. Diğer yüzükler ise usta madenciler olan cüce lordlara, kalan yüzükler ise doyumsuzluğu ve güç hırsı ile yanıp tutuşan insanlara verilmişti.

Yüzük kardeşliği , bizi küçük insanların şehri Shire’e yönlendirirken, orta dünya insanlarının o keyifli yaşantılarının da bir anda nasıl değişeceğini de güzel bir hikâyeyle anlatıyor.

İşte küçük Shire’lı Frodo Baggins ( Elijah Wood ) kaygısızlıkları ve mutlu yaşantılarıyla bilinen ufak Hobbit köyü . Frodo’nun amcası Bilbo Baggins’in 60 yıl önce bulduğu ve uzun yıllar yaşamasının sırrı olan o meşhur güç yüzüğü artık ortaya çıktı. Sihirbaz Gri Gandalf (Sir lan McKellan), çok zor bir görev ile küçük Frodo’yu zorlu bir maceraya sokacaktır. Frodo’nun görevi karanlık lord Sauran ve bekçilerinden kurtularak güç yüzüğünü Rivendell’e kadar götürmek.

Orta Dünya’nın karanlık lordu Sauran, gücünü geri istiyor. Eğer son kalan güç yüzüğünü alırsa iyice ete kemiğe bürünecek ve tüm orta dünyaya hükmedecek. Tek isteği hükmetmek ve bunun için yapmayacağı şey yok.

Artık yüzük uyandı ve efendisinin çağrısını duyuyor. Yüzük efendisine gitmek istiyor. Frodo artık kötülük dolu Mordor’a karşı tek başına yürümek zorunda kalacak. Ancak bu zorlu macera yolunda kendisine en yakın arkadaşı Sam (Sean Astin), Merry (Dominici Monaghan) ve Pippin (Billy Boyd) eşlik edecek.

Rivendell’a doğru yola çıkan Frodo ve arkadaşları, karanlık güçler ve bu güçlerin yarattığı canavarlarla savaşmak zorunda. Aslında bu yolda yanlarında bir destekleri daha olacak. Yol gezen Aragorn (Viggo Mortensen). Artık bu küçük Hobbit’lerin yanında iyi bir asker olan Aragorn ve büyücü Gandalf olacak.

Tolkien dünyasına usta bir adım atan Yüzük Kardeşliği, kitapların okunması oldukça zor olsa da Peter Jackson, öyle bir ustalıkla kitabı işliyor ki, filmin her bir karesinde, kitabın her bir ayrıntısını çok daha kolay anlayabiliyorsunuz.

Frodo, Merry, Pippin, Gandalf ve Aragorn kısa bir süre sonra Rivendell’e ulaşırlar. Artık hikâyenin diğer kahramanlarıyla tanışma zamanı geldi. Bilge ve ölümsüz Elflerin lordu Elrond (Hugo Weaving), kızı Arwen (Liv Tyler), Legolas (Orlando Bloom), Cüce Gimli (John Rhys-Davies), Boromir (Sean Bean).

Peter Jackson, her bir karakterle ayrı ayrı ilgilenerek, kitabın en can alıcı noktasını seyirciye gösteriyor. Yüzüklerin Efendisi Yüzük Kardeşliği , kitabın ilk serisi ve filmin ilk çıkış konusunu oluşturuyor. Artık umuda yolculuk başladı. Bu yolculukta kardeşlik bağları, fedakârlık halkası ön safhaya çıkıyor.

Filmin ilk serisinde insanların umudunun bitmemesi gerektiği mesajı verilirken, aslında insan ırkının tamahkarlığını ve hırslarına yenik düşmesini de Boromir’in yüzüğü almaya çalıştığı sahnesiyle gösteren Peter Jackson, Tolkien’in ustaca kaleme aldığı hikâyeyi, daha ilk seriden zirveye taşımayı başarıyor.

Yüzüklerin Efendisi: İki Kule

Yüzüklerin Efendisi İki Kule, kardeşliğin bittiği ve yolların ayrıldığı bölüm. Büyücü Gri Gandalf’ın cehennem zebanisi ile karşılaşması ve cehennem ateşine düşmesiyle, kardeşlik bağı bozuldu. Artık herkes tek başına. Frodo ve Sam, gruptan ayrılmak zorunda kaldı.

Frodo ve Sam, bu kötü ve karanlık yolda tek başlarına kaldı. Başlarının çaresine bakacaklar. Ancak ileride bir tehlike var. Ancak ne olduğunu henüz bilmiyorlar ama tanışacaklar.

Bu arada karanlık lord Sauran, daha fazla güçlendi ve Ork ordularını kardeşlerin üzerine gönderdi. Bu bölümde Horselord Eomer ( Karl Urban ), Shieldmaiden Eowyn ( Miranda Otto ), görkemli Entler (konuşan, yürüyen ağaçlar) bir masal dünyasındaymış gibi sizi ekrana kilitliyor.

Bu arada yıllardır kabul etmediği ve kaçındığı bir gerçeği yavaş yavaş kabul etmek zorunda kalacak olan Aragorn, aslında insanların kralı Gondor’un tahtının varisi. Aragorn, bu tahtı istememiş ve Orta Dünya insanlarını kurtarmak için gezgin olmuştu. Aslında bir önemli nokta ise ölümsüz Elf Prensesi Arwen’e aşık. Tabi bu aşk karşılıksız değil. Prenses Arwen de kendi hayatını hiçe sayarak ölümsüzlüğü terk edecek derecede Aragorn’u seviyor.

Peter Jackson, bu kadar kargaşa, umutsuzluk, ihanet, savaş arasında romantizmi eklemeyi unutmamış ve iki aşık kişiyi, eninde sonunda birleştirmeye kararlı. Bu arada Shieldman Eowyn ise Aragorn’u seviyor. Ne kadar umutsuz değil mi? Ama üzülmeyin Peter Jackson, üçleme sonunda bu umutsuzluğun da çaresine bakıyor.

Aslında Peter Jackson bu kargaşanın içinde komik sahnelere de yer vermiyor değil. Legolas ve Gimli’nin hatta Aragorn’un gülünç sahneleri de bu üçlemeye ayrı bir hava katıyor.

Bu arada Frodo ve Sam, kendilerini adım adım takip eden ve sonra onları Doom Dağı’na götüreceğini söyleyen Gollom ile tanışıyorlar. Gollom sinsi, Gollom merhametsiz, Gollom tam bir aciz, Gollom küçük Hobbit’leri öldürmek ve yüzüğü almak istiyor. Kıymetli, Gollom’un kıymetlisi. İçindeki diğer Gollom ile savaşan zavallı Gollom. Ama o da serinin son bölümünde hırsına ve tamahkarlığına kurban gidecek. Tıpkı Frodo’nun tüm eziyeti çektim ve güç ben de diyeceği gibi.

Gandalf’ın dediği çıktı ve Miğfer Dibi Savaşı bitti. Orta Dünya savaşı başlamak üzere kelimeleriyle serinin son ve can alıcı bölümü geldi.

Yüzüklerin Efendisi: Kralın Dönüşü

Gri Gandalf, cehennem zebanisi yenmiş ve artık Ak Büyücü olmuştur. Orta Dünya insanları yalnız değil. Karanlık lord Saura’na karşı büyük bir kozları var. Yüzüklerin Efendisi Kralın Dönüşü, tam bir sinema şaheseri. Orta Dünya savaşı içinde insanların duygusallıkları, umutsuzlukları sonra yeniden umutlarının yeşermesini görkemli bir havayla anlatan Peter Jackson, serinin sonunu mutlu sonla bitirmeyi başardı.

Son bölüm Orta Dünya Savaşı yanında, kahramanların birbirleriyle olan savaşına da dönüşüyor. Sam ve Frodo’nun, Gollom’un kışkırtmalarıyla karşı karşıya gelmeleri, Gandalf ve Pippin’in Gondor vekilharcı Denethor ile savaşı. Aynı zamanda Eowyn ve Merry, Orta Dünya ve kendi özgürlükleri için savaşa katılmaları.

Son seride artık Sauron tüm güçlerini Gondor’a göndermektedir. Ak büyücü Gandalf, Denethor’u uyarmak ister ve Minas Tirith’e gelir. Minas Tirith kuşatma altındadır. Denethor, Sauran tarafından aldatılmış ve umutsuzluğa düşmüştür. Oğlu Boromir’in öldürülmesi arkasından Faramir’i kaybettim sanmasıyla aklını iyice yitiren Denethor, artık deliliğin sınırına gelerek kendini sarayın duvarlarından atacaktır.

Dağlarda sıkışan ve krala ihanet ettikleri için lanetlenen orduyu toplayarak kendisine yeni bir ordu kuran Aragorn, krallığını da ilan ederek, tüm gücü eline alacaktır. Artık Ölüler Ordusu ile tam bir kahramanlık destanı yazacak olan Aragorn, Orta Dünya’yı kurtaracaktır. Ancak hala Frodo ve Sam’den haber yoktur.

Frodo ve Sam artık yolun sonuna gelmiştir. Artık Doom Dağı’nın kapısı önündedirler. Ancak Frodo’nun aklına bir şüphe düştü. Çünkü bu kadar zahmetin karşılığında ne kazanacaktı. Aklına Sauran girdi ve yüzüğü yok etmemesi için benliğini kırmaya çalıştı. Bu sırada ortaya çıkan Gollom, Frodo’nun da yüzüğün gücüne yenik düşmesiyle elini kopararak yüzüğü almasıyla her şey bitti gibi düşünülürken, Frodo tam bir kahramanlık gösteri sergiledi ve Doom Dağı’nın ateşine düşmekten kurtularak, Gollom ve yüzüğü, dağın ateşine gömdü.

Artık Orta Dünya’daki karanlık lord zulmü bitmeye başladı. Sauran kaybetti. Sauran’ın zulmüne yenilen diğer ak büyücü Saruman da öldü. Son bölümde birçok kişi öldü ancak Orta Dünya kazandı.

Artık her şey eskiye dönmüştür. Orta Dünya kazanmış, karanlık lord tarihe karışmıştır. Aragorn dürüst ve sevgi dolu bir kral olacağını ilan eder ve sevdiği kadın Arwen ile evlenir. Belki de rüyalarında görülen çocuk da seri devam etseydi görebilecektik.

Merry ve Pippin Shire’da artık birer kahramandır. Sam sevdiği kadın Rosie ile evlenir ve Elf kraliçesi Galadriel’den aldığı hediyelerle Shire’i daha iyi bir yer yapmak için harekete geçer. Bu arada iki tatlı çocuğu olur. Sam’in tüm hayali artık gerçekleşmiştir.

Frodo ise, bu büyük macerada aldığı birçok yarayı bedeninde taşıyacaktır. Artık sevdiklerinden ve Shire’dan ayrılma zamanı gelir. Bu kaçınılmaz son, bu küçük devleri birbirlerinden ayıracaktır. Frodo, Bilbo ve Gandalf ile Gri Havens’tan ayrılır ve Ölümsüz Topraklar’a gitmek için yola çıkar.

Yüzüklerin Efendisi Serisi 2004 yılında, toplamda 11 dalda aday gösterildi ve Akademi Ödülü’nü, gösterildiği her dalda almayı başaran tek fantezi film olmayı da başardı.

Yüzüklerin Efendisi Değerlendirmesi

Üç seri olarak yayınlanan Yüzüklerin Efendisi; Yüzük Kardeşliği, İki Kule ve Kralın Dönüşü serilerinden oluşuyor. Orta Dünya’da geçen hikâyede ölümsüz Elfler, vahşi Orklar, Urukay’lar, büyücüler, usta madenci cüceler, yürüyen ve konuşan ağaçlar, uçan tayflar, insanlar ve en önemli savaşı başlatan karanlık lord Sauran bulunuyor.

Biraz gerçek biraz fantezi biraz aksiyon ve duygusallık kokan ve görkemli bir harman sayesinde her şeyi dozunda oturtan bir sinema şaheseri.

J.RR Tolkien ’in romanları, Hıristiyan dünya görüşünü yansıtmakta. Kötülüğün baştan çıkarıcılığını, yüzüğü yıllarca kendine saklayan Bilbo Baggins üzerinden anlatan Tolkien, Bilbo’nun bağımlılık derecesinde yüzüğe düşkünlüğünün nelere mal olduğunu da usta bir dille anlatmaktadır.

Manevi içeriklerin çok fazla olduğu film serisinde özellikle Arwen’in yaralı Frodo için dua ediyor gibi görünmesi, İncil gerçeği ile örtüşen paralellikler, Tolkien romanlarında oluşan Hıristiyan alogarisinin bir göstergesi olmaktadır.

Cinsel içeriğin neredeyse hiç olmadığı sadece filmde Aragorn ve Arwen’in hayal içinde öpüştükleri sahnenin dışında hiçbir cinsel içeriğe rastlanmamaktadır. Zaten Peter Jackson; savaşı, ciddiyeti, güldürmeyi, şakayı ve cinselliği, orantılı şekilde harmanlayarak, Tolkien’in manevi yönüne de saygı göstermiştir.

https://www.youtube.com/watch?v=njmHihaC4Dw

Yüzüklerin Efendisi cinsellik, kaba ve küfürlü dile yer vermediği gibi, uyuşturucu ve alkol içerikli birkaç sahne dışında çocukların ya da yetişkinlerin etkilenebileceği bir unsur görülmemektedir.

Ancak filmin tek eleştirel yönü savaş bölümleridir. Ancak bu savaş bölümlerinin olmaması ise bu üçlemenin anlamsız bir 3 saatlik film dışında hiçbir şey vermez. Görkemli savaş sahneleri, havada uçuşan oklar, mızraklar, sallanan çekiçler filmin içine girildiği sahneler.

https://www.youtube.com/watch?v=x-ZsB1KrGhY

Zaten aslında kardeşlik adı altında bir savaş filmi. Orta Dünya ve Orta Dünya insanlarının kurtulma savaşı değil mi? Karanlık lordun köleliğinden, zulmünden, işkencesinden kurtulmak isteyen, güzel günler yaşamak isteyenlerin savaşı değil mi Yüzüklerin Efendisi?

Hiç kuşku yok ki, Tolkien’in romanlarında şiddet, kötülük, işkenceler, vazgeçilmeyen unsurların başında geliyor. Gollum’un karanlık lord tarafından gördüğü işkence gibi. Tolkien’in romanları, ne kadar şiddetli olursa olsun, okuyucunun hayal gücü sınırsız ve Tolkien’in yaptığından daha fazlasını hayal edebilir. Tolkien sadece, insanların içinde kalan ve gün yüzüne çıkmayı bekleyen vahşiliğini çıkartabilecek kapıyı açıyor.

Sonuç olarak; Yüzüklerin Efendisi, Tolkien ’in Hıristiyanlık görüşünü yansıttığı bir uyarlamadır. Ancak Tolkien’in fantezi dünyasındaki zenginlik, romanlarına yansımakta ve yönetmenlere de bu zenginliği, filme dönüştürmek kalmaktadır.

Orta Dünya ne mi oldu? Kötüler kaybetti ve iyilik kazandı. Gerisinde birçok ölü, mahvolan hayatlar ve bedeninde hala bu ürkütücü hikâyeyi hatırlatacak yaralarla yaşayacak olan küçük bir insan bıraktı.