Yaşlanmaya Dur Demeye Sadece Bir Adım Kaldı! Uzun Yaşam Kapıda!

Yaşlanmanın belirtileri insana çöktüğü

Yaşlanmanın belirtileri insana çöktüğü an, biraz da olsa depresif bir hal alırız. Peki size yaşlanmanın artık bir kapatma düğmesi olduğunu söylesek? Sizleri daha fazla merakta bırakmadan işte detaylar!

Yaşlanmak Tarihe mi Karışıyor?

Yaşlanma belirtileri yüzünde belirmeye başlayınca kötü hissetmeyen insan var mıdır? Hiç sanmıyoruz… Yüzümüzde ki çizgiler her ne kadar yaşanmışlıklarımızın bir kanıtı olsa da genç kalmak, yaşlanmamak elbette ki herkesin hayali.

San Diego Salk Enstitüsü Profesörlerinden olan Juan Carlos Izpisua Belmonte harika bir çalışma sürdürüyor. Bu çalışma yaşlanma belirtileri olan özellikleri tersine çevirme üzerine. Her ne kadar bu çalışma şuan için sadece fareler için bir müjde olsa da yakın zamanda insanlar içinde yapılabilir. Hem zaten insanlara yararlı olacak her deney önce fareler üzerinde yapılmıyor mu? Yaşlanma belirtileri sizce de azaltılabilir mi?

Belmonte, öncelikle fareleri hızla yaşlandıracak koşullar oluşturuyor. Farelerin ölümünden birkaç gün önce ise hazırladığı ve iksir olarak nitelendirebileceğimiz ilacı farelere veriyor. Sonrasında neler oluyor dersiniz? Fareler hızla iyileşiyor ve daha genç görünmeye başlıyor. Olağanüstü öyle değil mi?

Tabii bu durumun bir bedeli var. Bu tekniği fareler de uygulamak için Belmonte farelerinden hücrelerinde bulunan DNA’nın önemli moleküler işaretleri silmekten geçiyor. Buna da Epigenetik Yeniden Programlanma ismi veriliyor. Bu işleme bir nevi hücreleri fabrika ayarlarına geri döndürme işlemi de diyebiliriz. Fakat tüm organizma bu işlemden geçtiği için kaçınılmaz sonuçlara neden olabiliyor. Yani Belmonte’nin iksirini içen fareler önce genç ve diri görünseler de çok kısa bir süre sonra içlerinde tümörler gelişiyor ve ne yazık ki ölüyorlar.

Yaşlanmanın belirtileri her ne kadar kötü olsa da bu iksiri içtikten sonra ki karşılaşan durumlar ne yazık ki daha kötü. Yaşlanma karşıtı etki ve tümör oluşumuna neden olmak arasında denge kurmak aşırı derecede risk taşıyor.

Bu çalışma muhtemelen erken bir evrede, bu yüzden şuan oldukça büyük riskler taşıyor. Yine de yaşlanmayı durduracak olan sürecin moleküler bir süreç olduğunu unutmamak lazım. Bizler yaşlandıkça hücreler ve dokular zamanla zayıflar. Bunun nedeni ise karmaşık hücresel bakım sistemlerinin işe yaramaz hale gelmesidir.

Birçok araştırmacı bilim insanı aslında yaşlanmayı durdurabilecek bir yol bulduklarını açıkladılar. Exeter Tıp Okulu’ndan Dr. Lorna Harries;

Hücresel yaşlanma bence zaman içinde hücre üzerinde biriken baskıdan kaynaklanıyor. Moleküler baskıya tepkiyi düzenlememizi sağlayabilecek ana kontrol noktaları var.

Diyor.

Harries ve ekibi, özellikle mitokondriyal genin aktif hale gelmesiyle, laboratuvar ortamonda yetiştirilen insan hücrelerinde kimi yaşlanma belirtilerini tersine çevirdiklerini gözlemlediğini söyledi. Harries;

“Yani bir anlamda buna basit bir kapatma düğmesi demek mümkün ama o düğmeyi kapatmanın çok ciddi ve karmaşık sonuçları var. Hala bunlar üzerinde çalışıyoruz. Biyolojide hiçbir şey basit değildir”

Diyen Harries, yaşlanma belirtileri için bunu tersine çevirecek bir yol bulmanın oldukça radikal bir karar olduğunu da söylüyor.

Bilim insanları aslında bizi sonsuza kadar genç tutmak istemiyorlar. Amaçları daha sağlıklı ve kendimizi daha iyi hissedecek bir yaşlılık geçirmemizi sağlamak. Bu deney gerçeğe döner mi, yaşlılık belirtileri ortan kalkar mı bilinmez ama, düşüncesinin bile hoş olduğu söylenebilir. Yine de yaşlanmak isteyen, yüzünde ki her çizgide yaşanmışlık olduğunu söyleyecek kişilerinde oldukça fazla olduğunu biliyoruz. Ya siz böyle bir deneyin parçası olmak ister miydiniz? Yorumlar da buluşalım!