Vajinal agenezi oldukça ender görülen bir durumdur. Doğuştan vajina yokluğu olarak da bilinen bu kalıtımsal durumda hem vajinanın hem de rahimin doğuştan oluşmamasıdır. Bu durumda olan hastaların bazılarında vajina ve rahim tamamen bulunmaz. Bazı hastalarda ise hem rahim hem de vajina yapısının bir kısmı olmaz.
Rahim dokusunun kısmi olarak görüldüğü hastalarda vajinal kanamadan söz etmek mümkün değildir. Fakat yine de rahim dokusunun bir kısmı bulunduğu için adet dönemlerinde ağrı yaşanması beklenir. Kadınlarda görülen vajinal agenezi yalnızca rahim ve vajina eksikliği demek değildir. Vajina kısalığı da bu anatomik probleme dahil edilir.
Müllerian Agenezi Nedir?
Vajinal Agenezi rahatsızlığının bir diğer ismi ise müllerian agenezidir. Bu kalıtsal hastalık ilk kez 1869 yılında iken Mayer tarafından açıklanmıştır. 1910 yılına gelindiğinde ise söz konusu hastalık ile alakalı ilk derleme yapılmış oldu.
Vajinal Agenezi Neden Olur?
Vajinal agenezi nedir sorusundan sonra sıra bu hastalığın neden meydana geldiği ile alakalı sorulara gelir. Agenezi teriminin anlamı herhangi bir organın henüz anne karnındayken oluşmamasıdır. Birçok vaka üzerinde yapılan araştırmada nedeni belirsizliğini korumaktadır.
Bununla beraber genlerdeki mutasyonların bu rahatsızlığa sebep olabileceği de düşünülmektedir. Öte yandan hamilelik döneminde radyasyona maruz kalmak, hamilelikte kullanılan bazı ilaçlar, gebelikte geçirilen enfeksiyonların bu duruma sebep olduğu düşünülmektedir.
Vajinal Agenezi Kusurları Nelerdir?
Vajinal Agenezi hastalığı ile beraber bazı kusurlar meydana gelir. Söz konusu kusurları ise şu şekilde sıralamak mümkün olur;
- Vajinal boşluğun bulunmaması
- Vajinanın yalnızca üst kısmının bulunmaması. Bu durumdaki hastalarda rahim olsa bile arada herhangi bir bağlantı olmaz.
- Vajenin olması gerekenden daha kısa bir yapıya sahip olması
- Vajinal duvarlar arasında perdenin yer alması da mümkün olabilir.
Vajinal Agenezi Nasıl Anlaşılır?
Vajinal agenezi nedir, nasıl anlaşılır? Direkt anlaşılacak bir hastalık değildir. Bu nedenle herkeste aynı zaman diliminde fark edilmeyebilir. Genel olarak farkına varılan dönemleri ise şu şekilde sıralayabiliriz;
- Bebeklik dönemi: Doğumdan hemen sonrasında yenidoğan muayenelerinin ayrıntılı ve geniş bir şekilde yapılması halinde anlaşılması mümkündür.
- Ergenlik dönemi: Bu hastalık genel olarak ergenlik döneminde fark edilmektedir. Zamanı gelmesine rağmen adet görmeme problemi bir kadın doğum uzmanına başvurmayı gerektirir. Bunun sonucunda da hastalığın teşhisi kolay bir şekilde konur.
- İlk cinsel deneyim: İlk cinsel ilişki sırasında hastalık sebebi ile kişi ağrı ve rahatsızlık hissedebilir. Hatta hastalıktan dolayı cinsel ilişki hiç gerçekleşmeyebilir.
Doğuştan Rahim Olmaması Belirtileri Nelerdir?
Bu rahatsızlık genel olarak ilk kez ergenlik döneminde fark edilir. Bunun haricinde bebeklik döneminde ayrıntılı bir doktor muayenesi kontrolünde de fark edilebilir. Bazen doğumdan hemen sonra herhangi bir sebepten dolayı sonda testi yapılır. Bu test ile beraber de vajinal kanal açıklığının değerlendirmesi yapılır. Fakat ailelerin bekaretin zedelenmesinden endişe duydukları için çoğu zaman bu testi yaptırmak istemezler.
Vajinal Agenezi nedir sorusunu belirtilerini inceleyerek cevaplayabiliriz;
Hiç adet görememe | Vajinal agenezi nedir belirtileri nelerdir sorusunun en net cevaplarından biri adet görmemektir. Bu hastalığa sahip olan kişiler ergenlik çağına gelseler dahi adet görmezler. Adet görmeme şikayeti ile doktora gidildiği zaman durum ultrasonla kolay bir şekilde anlaşılabilir. |
Cinsel ilişkiye girememe problemi ile karşılaşmak | Erişkin çağa gelinmesine rağmen cinsel ilişkiye girememe de bu rahatsızlığın önemli belirtilerinden biridir. İlk cinsel deneyim esnasında kişi hem haz alamaz hem de ağrı hissedebilir. Böyle olunca da cinsel ilişkinin gerçekleşmesi mümkün olmaz. |
İskelet sistemi ve böbrek ile alakalı anormallikler | Bu belirti doğrudan vajinal agenezinin anlaşılmasına sebep olmaz. Çünkü bahsedilen rahatsızlık daha pek çok hastalığın belirtisi olabilir. Direkt olarak akla söz konusu rahatsızlığı getirmez. Ama yine de hastalığın belirtilerinden biri olarak karşımıza çıkar. |
Yumurtalık problemleri | Vajinal agenezi nedir sorusunun cevaplarından biri de yumurtalıkla ilgilidir. Yumurtalık ile alakalı problem yaşanması da belirti olarak sayılabilir. Fakat bazı hastalarda yumurtalık üretiminden bahsetmek mümkündür. |
Vajinal açıklığın olmaması | Vajinal açıklığın bulunmaması da hastalığın anlaşılmasındaki önemli işaretlerden biridir. Basit bir doktor kontrolü ile bu durumun anlaşılması mümkündür. |
Vajinal Agenezi Nedir? | Vajinal Agenezi Türleri Nelerdir?
Vajinal Agenezi hastalığını türlerine göre üçe ayırmak mümkündür. Söz konusu türleri ya da tipleri tablo aracılığı ile göstermek mümkündür;
Tipik Müllerian Agenezi | Hastalığın en yaygın görülen tipi budur. Vajinanın ve rahmin yalnızca üst kısmı bulunmaz. Vajinal agenezi nedir sorusuna karşılık ilk bu tip akla gelir. |
Atipik Müllerian Agenezi | Vajina ve rahmin gelişmemesi ile beraber böbrek bozuklukları ya da yumurtalık fonksiyon bozuklukları görülür. Bu tip de hastalık daha ağır seyreder. Daha az görülen bir tür olduğunu söylemek mümkündür. |
Daha seyrek görülen tipler | Daha az görülen türlerde de daha fazla anormalliğe rastlanır. |
Vajinal Agenezi Nedir? Doğuştan Rahim Olmaması Tedavisi Var mıdır?
Vajinal agenezi rahatsızlığı olan bireyler için birçok tedavi yönteminden bahsetmek mümkündür. Böylece hastalığın birçok etkisinden kurtulmak söz konusu olabilir. Bu yöntemler kendi içerisinde cerrahi olanlar ve cerrahi olmayanlar olarak ikiye ayrılır.
1 – Cerrahi Olmayan Yöntemler
Vajinal agenezi için genellikle vajinanın kendi kendine genişletilmesi önerilir. Bu teknik ise farklı boyutlara sahip vajinal çubukların kullanılması ile gerçekleşir. Bunun için ise Frank ve Ingram metodu kullanılır.
Frank Metodu | Ingram Metodu |
Bu prosedür tamamen hasta tarafından gerçekleştirilmektedir. Bu nedenle herhangi bir ameliyat ya da anestezi durumu söz konusu olmaz. Zaten bu nedenle ilk olarak uygulanan tedavi yöntemlerinden biri olarak karşımıza çıkar. Fakat bu noktada unutulmaması gereken husus bu metodun aylar sürebileceğidir. Başarı oranından ise %80 civarında bahsetmek mümkün olur. | Ingram prosedürü ile beraber ise bir bisiklet koltuğu bacakların arasına konumlandırılır. Böylece perine ile doğrudan temasa geçilmiş olur. Bu da vajina üzerinde ciddi bir baskının oluşmasına neden olur. Bu yöntem kullanılırken de başarılı olmak için yapılması gereken tek şey tedavinin sonunu getirmektir. Bu da 4 aydan birkaç yıla kadar uzayabilmektedir. |
2 – Cerrahi Yöntemler
Bu hastalığın tedavisinde cerrahi yöntemler tercih edildiği zaman vajina oluşturmak amaçlanır. Bu tür ameliyatlara ise vajinoplasti ismi verilir. Bu ameliyatlardaki amaç ise ilişkinin yaşanabileceği genişlikte ve uzunlukta bir vajinal kanal oluşturmaktır. Ameliyat yolu ile vajina oluştururken kullanılan yöntemler ise şu şekildedir;
Mclndoe Metodu | Vecchietti Metodu | Sigmoid Vajinoplasti |
Bu metotta vajina oluşturmak için kullanılan malzeme deri grefti kullanılır. Deri grefti hastanın kendisinden alınabilmektedir. Bunun yanı sıra sentetik deri greftleri de kullanılabilir. Ameliyat sonrasında ise vajinanın daralmasını ve kısalmasını önlemek amacı ile çubuklara ihtiyaç duyulabilir. | Bu metot ile beraber zeytin şekilde olan oldukça küçük ve plastik bir dilatör vajinal bölgeye yerleştirilir. Daha sonra ipler karın içinden itibaren yukarıya doğru çekilir. Sonrasında bir cihaza bağlanması gerçekleştirilir. Söz konusu ameliyat yaklaşık olarak 45-50 dk sürer. Sonrasında ise traksiyon cihazı aracılığı ile her gün sıkılması sağlanır. Böylece de dilatör içeri doğru çekilmiş olur. Bu da vajinanın her gün yaklaşık olarak 1 cm uzamasına olanak sağlar. İstenen uzunluğa kadar işleme devam edilir. | Bu yöntem ile beraber de hastanın sigmoid kolonu kullanılır. Fakat bu yöntemde kolonun yalnızca bir kısmının kullanıldığını söylemek gerekir. Yani bu yöntem sayesinde hastanın bağırsağının bir parçası neovajina oluşturulmak amacı ile aşağı doğru çekilir. Bu yöntemin sonuçlarının oldukça iyi olduğu belirtilmiştir. |
3 – Psikolojik Tedavi Yöntemi
Vajinal agenezi teşhisi kadınlar için kolay bir şekilde kabul edilebilecek bir durum değildir. Özellikle genç kızlar için oldukça zor bir durum haline gelebilir. Bu sebeple süreç içerisinde psikolojik destek almak büyük önem taşır. Alınan profesyonel destek ile birlikte hastalık kabul edilmesi daha kolay hale gelir. Ayrıca olası tedavi yöntemleri de sağlıklı bir şekilde düşünülür.
Vajinal Agenezi Nedir? Ne Sıklıkla Görülür?
Vajinal agenezi görülme sıklığı son zamanlarda merak edilen sorulardan biridir. Hastalık hakkında bilgi sahibi olunmaya başlayınca hastalıktan korunma yöntemleri ve ülkemizdeki görülme sıklığı hakkında bilgi sahibi olmak istenebilir.
Ortalama olarak 4500 ila 5000 kadından birinde bu hastalığa rastlanmaktadır. Bu istatistik veri göz önünde bulundurularak ülkemizde yaklaşık olarak 9.000 ila 10.000 kadında bu hastalığın varlığından söz edilebilir.
Vajinal Agenezi Ameliyatı Sonrası İyileşme Süreci
Ameliyat sonrasında iyileşme kısa süre içerisinde olur. Fakat yine de iyileşme sürecinin ne kadar olacağı hastadan hastaya değişiklik gösterebilir. Aynı zamanda ameliyat sonrasında vajinal açıklığı korumak amacı ile yapılması gereken egzersizler bulunur. Bu egzersizlerin düzenli ve eksiksiz bir şekilde yapılması halinde iyileşme sürecine ciddi manada olumlu katkıları olur.
Vajinal Agenezi ile Alakalı Sık Sorulan Sorular
Vajinal Agenezi rahatsızlığı ile alakalı pek çok merak edilen soru bulunur. Bu soruların cevaplanması ise hem hastalık ile alakalı hem de tedavi süreci ile alakalı bilgi sahibi olmaya neden olur. Söz konusu sorulardan ise şu şekilde bahsetmek gerekir.
1 – Tıp Dilinde Agenezi Ne Demek?
Agenezi tıp dilinde herhangi bir organın anne karnındayken tam olarak oluşmaması anlamına gelir. Vajinal agenezi ise rahim ve vajinanın kısmi ya da tamamen oluşmaması durumuna verilen isimdir.
2 – Vajinanın Kapalı Olması Ne Demek?
Vajinanın kapalı olması halk arasında rahimde yapışıklık olarak da bilinir. Kız çocuklarında genital bölgede yapışıklık meydana gelmesine verilen isimdir. Halk arasında rahimde yapışıklık ya da rahim ağzının kapanması olarak bilinse de aslında rahimle hiçbir ilgisi bulunmamaktadır.
3 – Doğuştan Vajina Olmaması Çocuk Sahibi Olmaya Engel midir?
Vajinal agenezi hastalarında sağlıklı bir rahim yapısı bulunmadığından çocuk sahibi olmak ne yazık ki mümkün değildir. Ancak yumurta üretimi söz konusu olduğu için taşıyıcı annelik ile çocuk sahibi olmak mümkün hale gelebilir. Fakat ülkemizde taşıyıcı annelik ile çocuk sahibi olmak yasal değildir.
4 – Ameliyat Sonrası Cinsel İlişki Ne Zaman Olur?
Ameliyattan sonra vajinanın genişliğini ve derinliğinin eski haline dönmemesi için dilatör ile açılma süreci başlatılır. Bu süreç sonrasında doktor onayı alındıktan sonra cinsel ilişkiye başlanabilir. Genellikle 1.5-2 ay gibi bir süre içerisinde başlanabilir. Fakat yine de hastadan hastaya değişiklik gösterebilmektedir.
5 – Ameliyat Sonrası Cinsel İlişkide Ağrı Hissedilir mi?
Bu soruya net bir cevap vermek mümkün değildir. Çünkü kişiden kişiye değişiklik gösterebilmektedir. Kişinin ameliyattan sonra yapması gerekenleri eksiksiz uygulaması, kayganlık olup olmadığı ve psikolojik etkiler oldukça önemlidir.
6 – Vajina Agenezi Hastaları Ameliyat Sonrasında Cinsel İlişkiden Zevk Alabilir mi?
Bu tür ameliyatlar hem estetik açıdan hem de cinsel açıdan haz duymak amacı ile yapılır. Ameliyat sonrasında orgazm olmak mümkün hale gelir. Fakat yine de ameliyat sonrası cinsel açıdan işlevsellik kazanmak kişiden kişiye değişiklik gösterebilir.
7 – Vajinal Agenezi Ameliyatı Riskli mi?
Doğuştan vajina ve rahimin olmaması sebebi ile ameliyat olmak isteyenler operasyonun riskleri konusunda endişe duyabilirler. Her cerrahi operasyonda olduğu gibi bu işlemin de elbette riskleri mevcuttur. Fakat çok düşük olduğunu söylemek gerekir.
8 – Vajinal Agenezi Ameliyatı Fiyatı Nedir?
Vajinal Agenezi nedir sorusu kadar bu hastalığı tedavi etmek amacı ile yapılan ameliyatın ücreti de merak edilmektedir. Fakat bu soruya net bir rakam ile cevap vermek çok doğru olmaz. Çünkü fiyatlara doğrudan veya dolaylı yoldan etki eden birçok faktör bulunur. Bu faktörlerden en önemlisi ise hangi cerrahi operasyonun tercih edileceğidir.