Ünlü Yapıların Az Bilinen Hikayeleri | Hikayesi Olan Mimari Yapılar

Dünyanın farklı noktalarındaki şehirlerin

Dünyanın farklı noktalarındaki şehirlerin simgesi haline gelmiş ünlü yapıların az bilinen hikayeleri duyanları oldukça etkiliyor. Geçmişten günümüze kadar ulaşan bu yapılar, her yıl binlerce hatta milyonlarca turistin akınına uğruyor. Bu yazımızda sizler için ünlü yapıların az bilinen hikayeleri ele alındı. İşte, hikayesi olan mimari yapılar

Ünlü Yapıların Az Bilinen Hikayeleri Şaşırtıyor

Hikayesi olan tarihi yapılar özellikle turistlerin oldukça ilgisini çekiyor. Kendi ülkemiz de dahil olmak üzere pek çok binanın ve yapının merak uyandıran bir hikayesi var. Özellikle bir kültür beşiği olan coğrafyamız, hikayesi olan mimari yapılar bakımından çok zengin. Ancak farklı ülkelerde de ilgi çekici, tarihi ilginç yapılar bulunuyor. İşte, çıkacağınız seyahatlerde karşılaşabileceğiniz ünlü yapıların az bilinen hikayeleri

1 – Dolmabahçe Sarayı Hikayesi

Ünlü yapıların az bilinen hikayeleri yazımıza Dolmabahçe Sarayı ile başlıyoruz. Osmanlı Devleti’nin ilk modern sarayı olarak bilinen Dolmabahçe Sarayı, mimar Balyan kardeşler tarafından yapıldı. Osmanlı Sultanı Abdülmecit’in isteği üzerine Balyan kardeşlere yaptırılan bu sarayın inşaatı 1843 yılında başladı ve yapı 1853 yılında tamamlandı. Dolmabahçe Sarayı 10 yıllık bir çalışmanın sonunda tamamlandı ancak o sıralarda devam etmekte olan Kırım Savaşı nedeniyle, tamamlandıktan 3 yıl sonra açıldı. 

Dolmabahçe Sarayı, Osmanlı mimari kültürüne uygun olarak inşa edildi ancak stil olarak Avrupa’dan yararlanıldı. Bu sarayı önemli yapan ise; pek çok teknolojinin ilk kez bu inşa sırasında kullanılması. Dolmabahçe Sarayı’nın süslemesinde hiçbir masraftan kaçınılmadı. Böylelikle her bir odası, her bir köşesi ile oldukça ihtişamlı bir yapı ortaya kondu. Günümüzde de bu sarayın özellikle Muayede Salonu, detaylı işçiliği ve ihtişamıyla göz doldurmaya devam ediyor.

2 – Palais Ideal Hikayesi

Palais Ideal, hikayesi olan tarihi yapılar arasına yer alıyor. Fransa’nın küçük bir köyü Charmes’de 1836 yılında dünyaya gelen Ferdinand Cheval, her yıl on binlerce turistin ziyaret ettiği bir yapıyı ortaya koydu. 1912 senesinde yapımı tamamlanan Palais Ideal, Ferdinand’ın karpostallardan, dergilerden, kitaplardan gördüklerinin bir yansıması olarak varlığını sürdürüyor.

13 yaşındayken okulu bırakan Ferdinand postacı olarak çalışmaya başladı. Ferdinand Cheval, bir gün rüyasında saray inşa ettiğini gördü ve posta dağıttığı zamanlarda ayağına çarpan bir taşın güzelliğine hayranlık duyarak onu cebine koydu. Zaman içerisinde topladığı tüm taşları birleştirerek heykel denemelerinde bulunurken de 15 yıl öncesinde saray inşa ettiği rüyası aklına geldi. Ferdinand o anda evinin bahçesine bir saray inşa etmeye karar verdi. 

1879 yılının Nisan ayında sarayının inşasına başlayan Ferdinand Cheval tam olarak 33 yıl boyunca posta dağıtımı sırasında taş toplamaya devam etti ve 29 kilometre uzunluğuna varacak olan sarayı Palais Ideal’i inşa etti.

3 – Ünlü Yapıların Az Bilinen Hikayeleri : Aziz Vasil Katedrali

Ülkelerin ünlü yapıları denilince akıllara her ülkenin kendisiyle özdeşleyen yapıları geliyor. Aziz Vasil Katedrali de Moskova denince akla gelen tarihi yapılar arasında bulunuyor. Ünlü yapıların az bilinen hikayeleri listemizde bulunan bu katedral, dünya çapında oldukça ünlü. Çünkü tarihin oldukça önemli sahnelerine şahitlik etmiş olan Kızıl Meydan’ın güney ucunda yer alıyor.  

Aslında fotoğraflarda görüldüğü gibi büyük olmayan ve sıklıkla Kremlin Sarayı ile karıştırılan Aziz Vasil Katedrali, insanı büyüleyen renklere ve mimariye sahip. Bu özellikleri nedeniyle de bu katedral, UNESCO Dünya Mirası Listesi içinde yer alıyor. Bu tarihi yapının hikayesi ise Korkunç İvan’ın 1552 senesinde Tatarlara karşı zafer kazandığında, bu zaferi onurlandırmak ve hafızalara kazımak için bir yapı inşa ettirmek istemesine dayanıyor. 

Yapının inşasının kararının verilmesi ve tasarım çalışmalarının yapılmasından sonra Aziz Vasil Katedrali yapımına 1555 senesinde başlandı. 1561’de tamamlanan yapının bir efsane haline gelişi de tam da burada başlıyor. Çünkü acımasız oluşuyla ünlenen Korkunç İvan, kesin bir kayda dayanmasa da yüzyıllardan beri dolaşan bir rivayete göre bu katedralin mimarı olan Barma’nın gözlerini, inşa bitince dağlatıyor. Bunun nedeni ise bu göz alıcı ve eşi benzeri olmayan yapının bir daha başka bir yapılmasının önüne geçmek… İşte bu hikaye, Aziz Vasil Katedrali’ni ilginç binalar ve hikayeleri listesine sokuyor.

4 – Hikayesi Olan Mimari Yapılar : Neuschwanstein Kalesi

Alman Kralı Kral 2. Ludwig, tahta geçtikten sonra yalnız geçen çocukluğunu telafi etmek için hayallerini süsleyen, şövalyelere layık olan ve hayranlık duyduğu operalardakine benzer, gösterişli bir kale yaptırmak istedi. Bunun üzerine de gösterişli Neuschwanstein Kalesi yapımına, kralın büyüdüğü köy Swangau’da inşaat başladı.

Kalelerin stratejik önemini kaybettiği bir dönemde yapımına başlanan bu kale, halkın büyük tepkisine yol açtı. İnşaatın bitmesinden sonra da Kral 2. Ludwig, henüz kalenin dört odası dekore edildiğinde hemen kaleye yerleşti. Ancak bundan sadece ve sadece 172 gün sonra, takıntılılığı ve savurganlığı sebebiyle kendi bakanlarınca suçlandı. 

1886 senesinde bir psikiyatri komitesi oluşturuldu ve Kral Ludwig’in zihinsel bir hastalığı olduğu ilan edildi. Bunun üzerine, kralın gözetim altında tutulması için Kral, Berg Şatasu’na gönderildi. Bir ay sonunda da burası, karlın ölüm yeri oldu.

5 – Hikayesi Olan Tarihi Yapılar : Golden Gate

San Francisco’da bulunan Golden Gate Köprüsü henüz tasarım aşamasındayken renginin gri olacağı kararlaştırılmıştı. Fakat bu, köprünün sisli havalarda görünmesini oldukça zorlaştıracaktı. Yapının inşaatı esnasında akıllara bir fikir geldi ve yapının siyah üzerine sarı kalın çizgilerle yapılması üzerine yoğunlaşıldı. Ancak daha sonra oldukça emek verilecek bu yapının bir ucubeye çevrilmesinin önüne geçildi.  

Irving Morrow, paslanmanın önüne geçen kırmızı astar bir boyadan esinlendi ve Golden Gate Köprüsü’nün sıcak turuncu renginde olmasını önerdi. Bu öneri kabul edildi ve böylelikle Golden Gate’in ikonik bir yapı olarak günümüze kadar gelmesi sağlanmış oldu. Belki de Golden Gate Köprüsü bu renkte olmasaydı, ünlü yapıların az bilinen hikayeleri listesinde yer almayacaktı…