Ressam Frida Kahlo Hayatı Hakkında En Çapıcı Bilgiler
Ressam Frida Kahlo yalnızca bir ressam değil; doğduğu toprak Meksika’ya aşık bir yurtsever, hayatı acılarla geçmiş bir kadındı.
Meksikalı Ressam Frida Kahlo hayatı ve eserleriyle günümüzde hala adından söz ettirmeye devam ediyor. Peki, Meksikalı ressam Frida Kahlo hakkında ne kadar bilgiye sahibiz? İşte, yaşam öyküsüyle, aşk hayatıyla, hayata karşı duruşuyla Meksikalı Ressam Frida Kahlo hakkında az bilinen, en çarpıcı bilgiler…
Frida Kahlo’nun Hayali; Doktor Olmaktı
Sözleriyle, büyük aşkıyla ve ressamlığıyla adından söz ettiren Frida Kahlo’nun çocukluk hayali ressam değil; doktor olmaktı. Çünkü çocukken geçirdiği çiçek hastalığından dolayı sağ bacağı etkilenmişti ancak tıbbin gücü sayesinde kurtulmuştu. Bu nedenle tıp bilimine ilgi duyan Kahlo, doktorluğa merak sardı. Ancak onu bu hayalinden, ergenlik çağında geçirdiği kaza alıkoydu.
Frida Kahlo Hayatı Geçirdiği Kazayla Yön Değiştirdi
Frida Kahlo’nun hayatı, 17 Eylül 1925 günü bindiği bir otobüsle tamamen değişti. Yaşanan kazada adeta otobüs bölünmüş ve parçalara ayrılmıştı. Frida’nın vücuduna ise otobüsün demiri saplanmıştı.
Frida Kahlo’nun Sanat Hayatı Geçirdiği Kazadan Sonra Başladı
Geçirdiği kazada kaburgaları, leğen kemiği, omuriliği, köprücük kemiği kırılan Kahlo’nun ayrıca omzu çıkmış ve sağ bacağı da tam 11 yerinden kırılmıştı. Tüm bunlar, Frida’nın hayatını acı çekerek geçirmesine ve yatalak yaşamasına neden oldu. Ancak bu kötü olay sayesinde Frida eline ilk kez babasının fırçasını aldı ve resim hayatına başladı.
Frida Kahlo’nun Sağlık Durumu, Onun Sanatına Etki Etti
Tüm yaşamı boyunca Kahlo toplamda 30 ameliyat oldu. Hatta bu ameliyatlardan biri de; kangren olan ayağının kesilmesi ameliyatı. Frida Kahlo da tıpkı dağılmış vücudu ve hayatını resimlerine yansıttı. Frida’nın eserlerinde ondan parçalar yer aldı ve bu özellik, onun sürrealist olarak anılmasına neden oldu.
Frida Kahlo Sürrealist Ressam Olmayı Kabul Etmedi
Frida Kahlo hayatı ve sanatı birleşince ortaya sürrealist eserler çıktı ancak Kahlo, sürrealist olduğunu kabul etmedi. Kahlo, sürrealist oluşunu şu cümlelerle reddetti:
“Sürrealist olduğumu düşündüler ama değildim. Asla hayalleri boyamadım. Kendi gerçekliğimi resmettim.”
Ressam Frida Kahlo’nun Eserlerinin Çoğu Otoportre
Ressam Frida Kahlo benzersiz eserlere imzasını attı ve bu eserlerinin 55 tanesi sürreal otoportreleriydi. Hem kendi hayatını hem Meksika kültürünü eserlerine yansıtan Kahlo, neden bu kadar çok otoportre yaptığına şu sözlerle cevap vermişti:
“Kendimi çiziyorum, çünkü kendime çok fazla zaman harcıyorum ve her şeyden daha iyi bildiğim bir konuyum.”
Frida Kahlo Hayatı Aşk ile Değişti ama Olumsuz Anlamda…
Frida Kahlo Diego Rivera ile tanıştığında öğrenciydi. Üstelik Diego Rivera boşanmanın eşiğinde, dört çocuk babasıydı, Kahlo ile arasında 20 yaş vardı. Buna rağmen Frida Kahlo ve Diego Rivera aşık oldu ve Rivera eşinden boşanıp 1929’da Kahlo ile evlendi. Frida Kahlo hayatı, bu noktadan sonra daha da değişecekti ancak olumsuz anlamda…
Frida Kahlo Diego Rivera Evliliği Sarsıntılarla Sürdü
Frida Kahlo Diego Rivera evliliği aşkla başladı ancak krizlerle, aldatmalarla devam etti. 1939 yılında boşanan çift daha sonra yeniden evlendi. Bu sarsıcı süreç, Kahlo’nun eserlerine de yansıdı.
Ressam Diego Rivera’nın Gölgesinde Frida…
Frida Kahlo’nun benzersiz sanatı ne yazık ki bir dönem, eşi Ressam Diego Rivera’nın gölgesinde kalmıştı. “Usta Duvar Ressamı Diego Rivera’nın karısı” olarak anılmıştı. Ancak her şeye rağmen Frida’nın sanatı, Pablo Picasso ve yıldız isim Edward G. Robinson’ın dikkatini çekmişti.
Frida Kahlo Çocuk Sahibi Olamadı ve Bunun Izdırabıyla Yaşam Sürdü
Geçirdiği kaza nedeniyle Kahlo’nun rahmi de hasar almıştı. Bu nedenle çocuk sahibi olması imkansızdı. Hatta Frida Kahlo birkaç kez düşük yapmış ve bunu da Henry Ford Hastanesi tablosundaki otoportrede resmetmişti.
Frida Kahlo’nun Ünlü Sevgilileri Olduğu İddia Edildi
Frida Kahlo hayatı büyük oranda yatalak geçti ancak yatakta olmak zorunda kalmadığı dönemlerde sosyalleşme fırsatını hiç kaçırmadı. Bu nedenle çeşitli ünlü isimlerle adı anıldı, sevgili olduğu iddia edildi. Bu isimler arasında Amerikalı heykeltıraş Isamu Noguchi, Ressam Josephine Baker ve Marksist devrimci Lev Troçki de bulunuyor.
Frida Kahlo Tam Bir Meksikalı Yurtseverdi
Frida Kahlo hayatı çoğunlukla San Francisco, New York ve Paris’te geçmesine rağmen tam bir Meksikalı yurtseverdi ve her zaman memleketi olan Mexico City’e karşı sevgi besledi. Hatta hayatını, geleneksel Meksika kıyafetleriyle geçirdi. En ilgi çekici olan ise; 6 Temmuz 1907’de doğmasına rağmen doğum yılının Meksika Devrimi yılı olan 1910 olduğunu söylüyordu.
Frida Kahlo Hayatı, Onu Feminist Bir İkon Haline Getirdi
1970’li yıllarda Feminist düşüncenin yükselişe geçmesiyle birlikte Frida Kahlo’nun eserlerine olan ilgi arttı. Böylelikle Kahlo, ölümünden sonra dünyada bilenen en ünlü ressamlar arasına girdi ve “Ressam Diego Rivera’nın karısı” sıfatının dışına çıktı.
Frida Kahlo Hayatını 1954 Yılında, Doğduğu Ev La Casa Azul’da Kaybetti
Frida Kahlo, diş cephesi capcanlı mavi renge boyalı La Casa Azul olarak adlandırılan bir evde dünyaya gelmişti. La Casa Azul’d annesi Matilde ve fotoğrafçı babası Guillermo ile büyüyen Frida Kahlo Diego Rivera ile evlendiğinde de bu evde yaşamıştı. Kahlo, henüz 47 yaşındayken 13 Temmuz 1954 yılında doğduğu ev olan La Casa Azul’da hayata veda etti.
Frida Kahlo’nun Evi La Casa Azul Günümüzde Müze Olarak Kullanılıyor
Frida Kahlo hayatı günümüzde de oldukça merak ediliyor. Diego Rivera Frida Kahlo’nun hatırasının yaşatılması için de 1958’de La Casa Azul’u içinde bulunan tüm eserlerle beraber bağışladı. Günümüzde La Casa Azul ziyareti yapan kişiler, burada Kahlo’nun kişisel eşyalarını da görebiliyor. Ayrıca Frida Kahlo’nun külleri, bu evdeki vazo içinde muhafaza ediliyor.