Tarihi öneme sahip ünlü kişileir ve onların nasıl çalıştığını hiç merak ettiniz mi? İşte, Charles Dickens’tan Beethoven’a ünlü isimlerin şaşırtıcı çalışma alışkanlıkları…
Yaptıklarıyla ve yaşadıkları topluma katkılarıyla tarih sayfalarında kendisine yer edinmiş önemli tarihi kişiler, nasıl çalışma alışkanlıklarına sahipti hiç merak ettiniz mi? Aradan yüzyıllar geçmiş olsa da önemini asla yitirmeyen bazı tarihi figürler günümüzde, sahip olduğu tuhaf çalışma alışkanlıklarıyla da anılmaya devam ediyor.
Hatta bu isimlerden bazıları, uyguladıkları günlük ritüelleri ve sahip oldukları alışkanlıkları, yaratıcılıklarıyla ilişkilendiriyordu. Gerçekten de bu önemli tarihi kişiliklerin başarıları, çalışma şekilleri sayesinde mi gerçekleşti? Bu gerçekten de mümkün mü? Gelin birlikte inceleyelim… İşte, önemli tarihi kişilikler ve onların tuhaf çalışma alışkanlıkları…
Beethoven
Beethoven, saplantı haline gelmiş bir şekilde her sabah kahvaltı sonrası eline aldığı 60 fasulyeyi sayardı. Kahvaltı bitince masada birkaç saat geçiren Beethoven daha sonra uzun ve dolambaçlı yürüyüş yapardı. Çünkü ünlü müzisyen, doğa yürüyüşlerinin yaratıcılığa iyi geldiğini düşünüyordu.
Çalışmalarının büyük bir çoğunluğunu hareket halinde yapan Beethoven sık sık evde volta atar ve ellerine sürahiden su döküp melodiler mırıldanırdı.
Salvador Dali
Sürrealizmin en büyük isimlerinden biri Salvador Dali, bazı zihinsel hilelerden yararlanmak için uyumadan önce eline bir tava ve anahtar alırdı. Uyuduğunda elindekilerin düşmesiyle uyanan Dali, o an zihninden geçmekte olan tuhaf görüntüleri kaydederdi.
İnsanın bilinçli olarak mantıksız ve tuhaf düşüncelere dalmasını sağlayan Paranoid Kritik isimli bir yöntem tasarlayan Salvador Dali, bazı sayede gerçeklik ve hayal arasındaki bağlantıyı bulanıklaştırdı ve ortaya muhteşem eserler koydu.
Burrhus Frederic Skinner
Ünlü mucit, yazar ve ruhbilimci Skinner, çevresel faktörlerin insan davranışlarını kontrol ettiğini iddia ederek bir yaşam sürdü. Çalışacağı ve dinleyeceği zamanları hatırlamak için bir hatırlatıcı kullanan Skinner, parçalara ayrılmış uyku düzenini savunuyordu. Bu nedenle de bütün bir gece uyumak yerine gece yarısı uyanır ve çalışırdı. Daha sonra ise gün doğuncaya dek yeniden uyurdu.
Charles Dickens
Edebiyatın önemli isimlerinden Charles Dickens, her sabah saat 9’da odasına giriyor ve öğlen saat 2 olmadan asla odasından çıkmıyordu. Bu saatler arasında evinde tam bir sessizlik isteyen Dickens, bu çalışma koşulu konusunda oldukça titizdi. Hatta Charles Dickens’ın tılsımlı olduğuna inandığı bazı eşyalar vardı.
Kalem, heykel ve mürekkep gibi eşyaları masasında isteyen Dickens, seyahat ettiği yerlere de bu eşyalarını götürüyordu. Ayrıca ünlü yazar, Kuzey yönüne doğru uyuma alışkanlığına da sahipti ve bunun kendisine iyi geleceğini düşünüyordu.
Maya Angelou
Ünlü yazar Maya Angelou, çalışma konusunda en tuhaf alışkanlıklara sahip olan isimler arasında. Ev dışı ortamlarda çalışmasıyla bilinen ünlü yazar, evin rahatlığını dikkat bozucu buluyordu ve bu nedenle çalışırken otelde kalmayı tercih ediyordu. Sabahları uyandığında eline İncil, yazı malzemeleri ve iskambil kağıdı alan Angelou, iskambil kağıtlarının zihni meşgul ettiğini düşünüyordu. Ayrıca ünlü yazar çoğunlukla yatarak yazmayı tercih ediyordu.