Krematoryum Nedir? Türkiye’de Krematoryum Var mıdır?

Krematoryum nedir sorusu bizim

Krematoryum nedir sorusu bizim kültür ve inançlarımızın dışında bir alan olduğu için çokça sorulmaktadır. Çünkü bu bir tesisin ismidir ve bu tesiste bizim hiç alışık olmadığımız bir işlem gerçekleştirilir. Bilindiği üzere bazı din ve inanışlarda bir kişi öldüğünde cesedi yakılır ve külleri suya serpilir ya da saklanır.

İşte cesetlerin yakımı sonrası kemiklerden geriye kalan bu küller krematoryum isimli bu tesiste toplanır. Bu tesis aslında oldukça ürkütücü bir sıcaklığa sahiptir. Cesetler tam 1092 derece sıcaklığa maruz bırakılır ve 100 dakika boyunca yakılır. Bu yakım sırasında kemikler erimez veya küle dönüşmezler. Etten tamamen arınan kemikler daha sonra itina ile ezilerek toz haline getiriliyor. Daha sonra bu toz isteğe göre muhafaza ediliyor.

Krematoryum Nedir? Krematoryum Süreci Nasıl İşler?

Türkiye’de ve İslam ülkelerinde çokça tartışmaya neden olan bu uygulama özellikle Hindistan’da sıkça uygulanmaktadır. Bu işlemin süreçleri ise şu şekildedir;

Ölü beden yakılmadan önce 48 saat süre ile morgda bekletilir. Bu süreçte yasal işlemler başlatılır ve kanuni izinler alınır.Yine 48 saatlik süre içerisinde cesedin DNA ve kimlik bilgileri belirlenerek kayıt altına alınır.Eğer organ bağışı yapılmış ise vasiyet üzerine organlar alınıyor.Kremasyon yani yakma işlemine geçebilmek için ceset üzerindeki ve içindeki metal, platin ve protezler çıkartılıyor.Cesedin yakılacağı fırına uygun bir tabut belirleniyor ve ceset içerisine konuluyor.Yakım işleminin başlaması için ailenin onayı alınıyor ve 3 şahit isteniyor.Onaylar alındıktan 48 saat sonra ceset yakılmak üzere fırının içerisine atılıyor.

Krematoryum Kaç Derece?

80-120 dakika arasında 1092 derecelik fırın içerisinde ceset yakılıyor.Cenazenin yakım işlemi sırasında düşünüldüğü gibi bir koku meydana çıkmıyor.Cesedin kremasyon işlemi yaklaşık 100 dakika sonra tamamlanıyor ve parçaların soğuması için bir süre bekleniyor.Yakım sırasında fırının sıcaklığı kademeli olarak arttırılır. Bu sayede ceset bir küle dönüşmez. Fırının sıcaklığı ilk başta 872 derece olarak ayarlanır ve daha sonra 1092 dereceye çıkartılır.Bu işlemin ardından cesetten geriye 2.5-3 kilogram ağırlığında bir kemik yığını kalır.Elde edilen bu kemikler bir öğütücü içine atılır ve toz haline getirilir.Gelişen teknoloji sayesinde kömürlü ve odunlu eski tip fırınların yerine elektrikli teknolojik fırınlar yaygın olarak kullanılıyor.Yakılan cesetlerden yaklaşık olarak 400 gram kül elde edilir.Bazı ülkelerdeki krematoryum tesislerinde morg, ayin odası ve bekleme salonu da bulunuyor.Tabutla beraber yakılan cesetlerin küllerini tabut küllerinden ayırmak için santrifüj uygulanıyor.Cesetten elde edilen küller özel vazolarda veya farklı saklama kaplarında muhafaza ediliyor.Krematoryumlar filtrasyon sistemi nedeniyle maliyeti yüksek tesislerdir.

Türkiye’de Krematoryum Nedir?

Türkiye kanunlarında ve inançlarında ölü yakmaya müsaade edilmiyor. Cesede kötü muamele yapılmaması için ölü bedenler yasa ile korunuyor. Bu da ölülerin yakılmasının önüne geçiyor. Ama 1930 yılında çıkartılan bir yasa ile ceset yakmanın önü açılmıştır. Umum Hıfzıssıhha Kanunu 224. Maddesine göre gerekli izinlerin alınması halinde ve istek olması durumunda belediyeler ceset yakma işlemi yapabilirler.

Zincirli Kuyu Krematoryumu

225. Madde ise cesedi yakılacak kişinin olağan dışı bir ölüm ile ölmemiş olması gerektiğini söylüyor. Cesedi yakılacak kişi ölümünden önce cesedinin yakılmasını talep etmelidir. Aile fertleri bu durumu onaylamalı ve 3 şahit gerekmektedir. Ayrıca kişinin olağan dışı bir nedenle ölmediği emniyet raporu ile kanıtlanmalıdır.

Umum Hıfzıssıhha Kanunu 226. Maddede cesedi yakılan kişinin küllerinin mezarlık idaresi tarafından muhafaza edilmesi gerektiği söyleniyor. Bu kanunun çıkmasının ardından İstanbul Zincirli Kuyu Mezarlığı’na bir krematoryum inşa edilmiştir. Fakat inşasının ardından hiç kullanılmadığı için 5 yıl sonra ekipler tarafından yıkılmıştır.

Ölüleri Yakma Cemiyeti

Türkiye’de krematoryum ve ölüleri yakma işlemine onay verilmesinin ardından “Ölüleri Yakma Cemiyeti” kuruldu. 1931 yılında kurulan cemiyet o günün gazetelerinde duyuruldu. Bir gazete yer alan haberde;

“ Mısırlı bir hanım tarafından Şişli’deki likör fabrikasının arkasındaki arazinin cemiyete bağışlandığı” söylenmiştir.

Ölü Yakma İşlemi İslam’a Uygun Olmasa da Dinden Çıkmaya Neden Olmaz

Krematoryum nedir sorusunun ardından İslam’a uygunluğu da çokça merak edilmektedir. Bu konuya ilişkin Eski Diyanet İşleri Başkanı Süleyman Ateş bazı açıklamalarda bulunmuştur. Ateş, İslam ve Yahudiliğin cesetlerin yakılmasını hoş karşılamadığını belirtmiş ve şunları söylemiştir;

“ İslam’da insan sağken de öldükten sonra da yakılamaz. Ölüler yıkanır, kefenlenir, toprağa verilir.”

Türkiye’de Bir İlk Olarak Leyla Gencer’in Cesedi Yakıldı ve Boğaza Bırakıldı

16 Mayıs 2008 yılında Türkiye’de bir ilke imza attı. Daha birçok kişi krematoryum nedir sorusunu yöneltirken Leyla Gencer isimli 2000’li yılların divasının cesedi yakıldı. Daha sonra Leyla Gencer’in külleri İstanbul Boğazı’na serpildi. Bu cenaze töreni Türkiye’de krematoryum tartışmalarını tekrardan ortaya çıkardı.

Elde Edilen Küller Yüzük Yapımında Kullanılıyor

Krematoryum’da tamamlanan işlemler sonunda elde edilen küller bazı yerlerde yüzük yapımında kullanılıyor. Son dönemin modası olarak görülen bu yüzükler için küller laboratuar ortamında 3 ay süreyle işlem görüyor. Elmas ve pırlanta haline getirilen küller yüzükleri süslüyor.