Tıpkı mitolojik olaylar ve mitolojik tanrılar gibi dünyanın çeşitli yerlerinde ve kültürlerinde, nesilden nesile aktarılan oldukça ilginç hikayeler var. Bunlardan bir tanesi de Kızılderili kültürü… Kızılderili kültürleri içinde en ilginç olanlardan bir tanesi; Kızılderelilerin varlıklarına inandıkları korkunç yaratıklar… İşte, Kızılderili efsanevi yaratıklar ve hikayeleri hakkında merak edilenler… İşte, efsanevi yaratıklar ve isimleri…
Kızılderili Efsanevi Yaratıklar ve Hikayeleri
Kızılderili kültüründeki yaratıkların ve hikayelerin bazıları, bu zamana kadar pek çok dizi ve filmlere konu oldu. Kızıldereli kültüründeki efsanevi yaratıklar her biri hem kendi kültürel özelliklerini taşıyor hem de insanların zayıflıklarını temsil ediyor. İşte, Kızıldereli kültüründe tüyler ürpetecek özelliklere sahip olan efsanevi yaratıklar ve onların isimleri ile birlikte hikayeleri…
1 – Kızılderili Kültüründe En Güçlü Mitolojik Yaratıklar İçinde: Wendigo
Kuzey Kanada bölgesi civarında yaşadığına inanılan bir yaratıktır Wendigo. Kuzey Amerika Anişinaabe Kızılderilileri inanışına göre; bir şamanın bedduasını alan kişiler ile insan eti yiyen kişilerin Wendigo’ya dönüşmek söz konusudur. İnsan eti yiyemediği zaman yosunla karnını doyuran mitolojik yaratık Wendigo, yalnız başına seyahat eden gezginleri takip etmektedir. Kalbi buzdan olan efsanevi mitolojik yaratık Wendigo’nun öldürülmesinin tek yolu ise kalbini ertitmektir.
Kızılderililerin inandığı efsanevi mitolojik yaratık Wendigo’nun görünüşü hakkında da değişik görüşler var. Kimilerine göre boyu 15 metreyi bulan Wendigo, kimilerine göre hayvan ayaklarına sahip. Bilim insanları ise Wendigo’nun şiddet ve açlık gibi dünya sorunlarının bir tezahürü…
2 – Hayvan ve İnsan Karışımı Yaratık: Skinwalker
Amerika’nın güneybatısında bulunan Apache, Pueblo, Navajo ve Hopi gibi Kızılderili kabileleri kültüründe kronik hale gelen insan ve hayvan karışımı bir yaratıktır Skinwalker. Aslında çeşitli Kızılderili efsanelerinde pek çok şekil değiştiren yaratıklar bulunuyor. Skinwalker da dezenformasyona uğramış bir hayvan vücuduna, insan yüzüne ve de kırmızı-turuncu parlak gözlere sahip. Ancak Skinwalker gibi yaratıkların görünüşleri de kökenleri de Kızılderili kabilelerin külterine göre farklılık gösteriyor.
Kimi kültürlerde, büyücülerin yeteneklerini kötülükler için kullandığında Skinwalker’a dönüştüğü söyleniyor. Bazı kültürlerde de oldukça büyük günah işleyen insanların Skinwalker’a dönüştüğü görüşü hakim. Ancak tüm kültürlerde benzer bir görüş var, o da; Kızılderili Skinwalker’ların çok güçlü oldukları ve neredeyse ölümsüz oldukları. Bu Kızılderili efsanevi yaratıklar yalnızca beyaz küle bulanmş bir bıçak ya da kurşunla öldürülebiliyor.
3 – Çocukları Avlayan Efsanevi Deniz Canavarı: Qalupalik
Qalupalik, yaratık Kızılderili isimleri arasında. Kuzey Kutbu’nda, kalın ve sert buzların altındaki soğuk suların derinliklerinde yaşayan bu efsanevi Kızılderili efsanevi yaratık çocukları avlayan oldukça korkunç bir deniz canavarı. Bu deniz canavarı kimi kültürlerde Qalupalik, kimi kültürlerde de Qallupilluit olarak adlandırılıyor. Aslında bu efsanevi canavar Eskimoların da inandığı, Kanada, Alaska ve Grönland’ın dondurucu tundralarında yaşayan bir canavar.
Qalupalik; uzun tırnaklara, yapışkan ve yeşil bir tene sahip. Aynı zamanda yarı insan ve yarı deniz canavarı görünümünde. Buz üzerinde oynayan çocukların, Qalupalik tarafından suyun derinliklerine çekildiğine inanılıyor. Ve Kızılderililer, bu deniz canavarını bir kadın olarak tasvir ediyor. Fakat farklı kültürlerde Qalupalik farklı cinsiyet ve görünüş özelliklerine sahip. Bu canavar ve anlatılan hikayeleri sayesinde çocukların buz alanlardan uzak durması sağlanmış.
4 – Boynuzlu Yılan: Uktena
Dünya genelinde pek çok kültürde dev yılanlar ve ejderhalar bulunuyor. Yerli Amerikan Kızılderili kültüründe de en dikkat çeken yaratık; Uktena. Kanatları olan ve ejderhaya benzeyen boynuzları olan Kızılderili efsanevi yaratıklar içindeki Uktena, yılan görünümüyle biliniyor ancak farklı kültürlerde, farklı tasvirleri de var. Anlatılan efsanelere göre Uktena, öfke ve kıskançlıktan ortaya çıkmış.
5 – Dev Baykuş Cadı: Tah-tah-kle’-ah
Pek çok kültürde olduğu gibi Kızılderili kültüründe de baykuşlar oldukça önemli bir yere sahip. Üstelik pek çok kabilede, bu gizemli baykuşlarla ilgili mitler bulunuyor. Oregon ve Washington eyaletleri arasındaki sınırda yaşam süren Yakama kabilesi, Tah-tah-kle’-ah’ların bir zamanlar, gece vaktinde ovalarda dolaştığını ve karnını doyurmak için insan aradığına inanıyordu. Efsanevi yaratıklar içindeki bu dev baykuş cadılar özellikle çocukları yemeyi çok seviyordu ve kurbanlarını avlayabilmek için kabilelerinin dillerini de çok iyi bir şekilde taklit edebiliyordu.
Tah-tah-kle’-ah’lar aslında beş kız kardeşti ve hem boy hem de büyüklük olarak normal insandan çok daha farklılardı. Hint dili kullanarak Kızılderilileri kandırabiliyorlardı. Mağarada yaşıyorlardı. Bir inanışa göre; bu dev yaratıklar yok edildi ve yaşadıkları mağara da havaya uçuruldu. Fakat bunun nasıl gerçekleştiği hakkında bir bilgi yok. Bir inanışa göre de; geceleri gördüğümüz baykuşlar aslında son olarak öldürülen Tah-tah-kle’-ah’ın gözünden çıkmış.
6 – Kızılderili Efsanevi Yaratıklar İçinde Bedensiz Uçan Kafa: Kanontsistóntie’s
İrokua kültüründe adı geçen en korkunç efsanevi yaratıklardan bir tanesi; Kanontsistonties. Uçan kafa olarak da adından söz edilen bu yaratığın gözleri ateş rengi, saçları dağınık ve uzun… Bedeni ise yok. Sadece kafadan ibaret olan Kanontsistonties yaratığı, havada süzülüyor ve insanları avlıyor. Kökeni tam olarak bilinmeyen Kanontsistonties’ın nasıl oluştuklarına dair bir bilgi bulunuyor. Buna göre; vücudu parçalanarak öldürülen bir insanın kafası, intikam almak için hayata geri dönmüş. Kimi kültürlerde de Kanontsistonties’lar insan etine düşkün olan ilker bir canavardan ibaret.
7 – Kızılderililerin En Ünlü Cadısı, Efsanevi Yaratığı: Skadegamutc
Dünya genelinde birçok farklı kültürlerde cadılar ile ilgili efsaneler bulunuyor. Kızılderililerin en ünlü cadı efsanesi ise Skadegamutc olarak biliniyor. Ölmüş olan ve ölü kalmayı reddeden bir cadının Skadegamutc’a dönüştüğüne inanılıyor. Ölü cadı geceleri canlanıyor ve ölümsüzlüğünü korumak için insan etiyle ve de insan kanıyla besleniyor. Onu öldürebilen tek şey ise; ateş.
Anlatılan bir Kızılderili efsanesine göre; bir çift ölü cadının gömüldüğü orana gider ve geceyi orada geçirir. Tepedeki mezarı gördüğünde korkan kadın, eşine başka yere gitmeyi teklif eder. Ancak eşi bunu umursamaz. Bütün bir gece kemirme sesleri duyan kadın, sabah olduğunda eşini uyandırmak ister ancak kocasının kemirildiğini ve kalbinin alındığını fark eder. Gördükleri karşısında korkan kadın yakındaki köye yardım istemeye gider fakat köylüler ona inanmaz.