Korona Virüs günlerinde artış gösteren kadına yönelik şiddet vakalarında alınabilecek koruyucu tedbirler nelerdir? Bu anlamda yapılabilecek başvurular hangi makamlara iletilir? Sunulan destekler hangileridir? İşte konu ile ilgili tüm detaylar;
Korona Virüs salgını kapsamında ülkeler tarafından yürütülen mücadele alınan önlemler ile sürdürülüyor. Bu kapsamda esas amaç mümkün olduğu kadar sosyal izolasyon sağlanması ve bu yolla bulaşıcılığın önüne geçilmesi oluyor.
Alınan tüm önlemlerin esası ise insanların daha çok evlerinde kalmalarının sağlanmasına odaklanıyor. Bunun sağlanabilmesi için belirli yaş gruplarının sokağa çıkmalarının kısıtlanması, tatil ya da hafta sonu günlerinde sokağa çıkmanın kısıtlanması, uzaktan çalışma, kısa çalışma, esnek çalışma gibi yöntemler ile evden yürütülen çalışmanın arttırılması gibi önlemler alınıyor.
Tüm bu önlemler sonucunda ise, insanlar çok daha fazla bir şekilde eve kapanıyorlar. Bu zorunlu ev hayatının ve aileler arasındaki etkileşimin olumlu bazı sonuçları yanında hiç de istenmeyecek olumsuz neticelerine de rastlamaktayız. Bu olumsuzluklar kapsamında görülen önemli bir husus da ev içi kadına şiddet vakalarında görülen artıştır. Peki, bu şekilde şiddete maruz kalan kadınların başvurabilecekleri hukuki yollar ve alınabilecek koruma önlemleri nelerdir?
Şiddet Nedir ? Şiddet Türleri Nelerdir?
Öncelikle yazımız kapsamında maruz kalınabilecek şiddet eylem ve şiddet türlerinin belirlenmesi yararlı olacaktır. Kadının davranışlarının korkuya odaklı kontrolünü sağlamak amacı ile başvurulan kadına şiddet türlerini, Fiziksel anlamda şiddet, Psikolojik bakımdan şiddet , Cinsel şiddet ve Ekonomik şiddet olarak sayabiliriz.
Bu anlamda fiziksel şiddet , kadına karşı uygulanabilecek şiddet eylemleri içerisinde yer alır. Darp etme, fiziksel müdahale, yaralama hatta öldürmeye kadar uzanabilir. Psikolojik şiddet ise, kadına karşı sarf edilen kötü söz, aşağılama, kişiliğini küçük düşürme, fikirlerine değer vermeme, kıskançlık gibi davranışlar ile ortaya çıkabilir.Yine kadını cinsel ilişkiye zorlama, istemediği şekilde ilişki gibi eylemler ile kadına karşı cinsel şiddet , kadını çalışmaktan alıkoyma ya da çalışmaya zorlama, maaşına el koyma gibi eylemler ile de ekonomik şiddet uygulanabilir.
Şiddet Mağduru Kadınlar Nereye Başvurmalı ?
Şiddete maruz kalan kadınların ilk aşamada başvuru yapabilecekleri yerler ise;
Alo 183 Sosyal Destek Hattı,155 Polis İmdat,156 Jandarma İmdat,Polis Merkezi ve Jandarma Karakolu,İl Sosyal Hizmetler Müdürlüğü,Sağlık KuruluşlarıCumhuriyet Savcılığı,Baroların Kadın Danışma Merkezleri,Belediyeler Bünyesinde Kurulan Kadın Dayanışma MerkezleriKadın Sivil Toplum Kuruluşları
Olarak sayılabilir. Herhangi bir şekilde şiddete uğrayan kadınlar bu yerlere gerekli başvuruları yaparak uğradıkları şiddetin önlenmesi ve gereken tedbirlerin alınması taleplerini yetkili kişi ve kurumlara iletebilirler.
Şiddet Önleme ve İzleme Merkezleri
6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Yönelik Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun ile, kadına şiddet ile mücadelede önemli bir yasal altyapı kurulmuş ve önemli düzenlemeler yapılmıştır. Ayrıntılı bir şekilde şiddetin tanımının belirlendiği bu kanun ile ihlal kapsamları da genişletilmiş ve Şiddet Önleme ve İzleme Merkezleri oluşturulmuştur.
Bu merkezlerde şiddet mağdurlarına yönelik hukuki, psikolojik ve sosyal konularda rehberlik ve danışma hizmetleri 7 gün ve 24 saat esası ile tam çalışmaya dayalı olarak verilir. Bu merkezlerde şiddetin önlenmesi ile birlikte tedbir kararlarının izlenmesine dair çalışmalar da yapılır.
Şiddet Mağdurları Yönünden Verilecek Koruyucu ve Önleyici Tedbirler
Kadına yönelik şiddet durumuna maruz kalan mağdurların 6284 sayılı yasa ile sahip oldukları haklar yönünden bakıldığında ise;
Valilik ya da Kaymakamlıkların, mağdur ve çocukları yönünden barınma yeri sağlanması, kreş imkanı sunulması, geçici maddi destek sağlanması, hayati tehlike bulunması durumunda devlet korumasının sağlanması, psikolojik, sosyal ve mesleki danışma hizmetlerinin verilmesi gibi yükümlülükleri bulunur.Hakimliklerin, ortak konuttan uzaklaştırma, mağdura yaklaşmama, iletişim araçları ya da diğer vasıtalarla rahatsız etmeme, şiddet mağduruna yönelik şiddet, tehdit, hakaret, küçük düşürme, aşağılama içeren söz ve davranışlarda bulunmama gibi koruyucu tedbirleri alma yükümlülükleri vardır.Ayrıca özellikle vurgulanması gereken husus ise; şiddet ya da şiddet uygulanma tehlikesi bulunan her durumda, herkesin resmi makam ve mercilere ihbar hakları bulunur ve bunun hassasiyetle uygulanması ise herkesin üzerine düşen bir yükümlülüktür.Bu anlamda kendisine ihbar ulaşan görevlilerin de, hızlı ve acil şekilde uygulanması gereken tüm tedbirleri eksiksiz şekilde alma zorunlulukları vardır. Şunu da belirtelim ki sayılan koruyucu tedbirlerin alınması için bir belge ya da delil bulunması aranmaz. Şiddet mağdurunun yalnızca sözlü olarak ilgili merciler önündeki beyanı koruyucu tedbirlerin alınması için yeterli olacaktır.