Ayrola

İş Mahkemesi Nedir? İş Mahkemelerinin Görev ve Yetkileri Nelerdir?

İş mahkemesi , özel mahkeme niteliğine sahip bulunan ve iş hukuku alanındaki uyuşmazlıklardan kaynaklı tespit, tazminat ve alacak gibi iş davalarına bakmakla yükümlü olan mahkemedir.

İş mahkemeleri 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu kapsamında kurulan ve özel mahkeme niteliğinde ilk derece mahkemeleri olarak görev yaparlar. İşçi, işveren uyuşmazlıkları yanında Sosyal Güvenlik Kurumunun taraf olduğu uyuşmazlıklar da bu mahkemelerin görev alanında kalır.

Hukuk Mahkemeleri

Türk hukuk sistemi içerisinde, özel hukuk davalarını görmekle yükümlü mahkemeler Asliye Hukuk ve Sulh Hukuk mahkemeleridir.  Bu genel yetkili mahkemeler yanında özel uzmanlık alanlarında kurulmuş mahkemeler de bulunur. Bu kapsamda Kadastro Mahkemeleri, Asliye Ticaret Mahkemeleri, Tüketici Mahkemeleri, Aile Mahkemeleri ve İş Mahkemeleri özel mahkemelere örnek olarak gösterilebilir.

İş mahkemeleri, özel statüde yer alan, kuruluş, kapsam ve yetkileri 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu içeriğinde düzenlenen mahkemelerdir.

İş Mahkemelerinin Kuruluş Usulü

7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu 2. Maddesi uyarınca, İş mahkemeleri, Hakimler ve Savcılar Kurulundan alınan olumlu görüş ile tek hakimli olarak asliye mahkemesi derecesiyle Adalet Bakanlığı tarafından gerek görülen yerlerde kurulurlar. İş yükü fazla olan yerlerde, birden çok iş mahkemesi kurulabilir. İş mahkemesi kurulmamış yerlerde, bu mahkemelerin görev alanına giren davalara Asliye Hukuk Mahkemeleri, İş Mahkemesi sıfatı ile bakarlar.

1 – İş Mahkemelerinin Görevleri

7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu madde 5 düzenlemesine göre, İş Mahkemelerinin görevleri ise;

İşçiler ile işveren ya da vekilleri arasında, iş ilişkisine bağlı olarak kanundan veya sözleşmeden doğan her tür hukuk uyuşmazlığına bakmak,İşçi kıdem, ihbar ve kötüniyet tazminatları gibi tazminat alacaklarına dair davalara bakmak,Ücret, fazla mesai, yıllık ücretli izin alacağı gibi alacak davalarına bakmak,İş kazasından kaynaklı ölüm ya da maluliyet nedenli tazminat davalarına bakmak,İş hukukundan kaynaklı tespit davalarına bakmak,İşe iade davalarına bakmak,Sosyal Güvenlik Kurumu ya da Türkiye İş Kurumunun tarafı olduğu iş ve sosyal güvenlik mevzuatı kaynaklı uyuşmazlıklara bakmak,Diğer özel kanunlar tarafından görevli kılındığı davalara bakmak olarak sayılabilir.

2 – Yetkili İş Mahkemesinin Belirlenmesi

İş Mahkemeleri arasındaki yetki husus ise 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu madde 6 ile düzenlenmiştir. Buna göre yetkili mahkeme, davalı gerçek ya da tüzel kişinin yerleşim yeri mahkemesiyle işin ya da işlemin yapıldığı yer İş mahkemesidir. Davalı birden çok ise bunlardan birinin yerleşim adresi İş mahkemesinde dava açılabilir. İş kazası kaynaklı tazminat davalarında, iş kazasının meydana geldiği yer İş mahkemesi ile zarar gören işçinin yerleşim yerinde bulunan İş Mahkemesi de yetkilidir.

3 – İş Davaları İçin Dava Şartı Olan Zorunlu Arabuluculuk

Özel hukuk uyuşmazlıklarında tarafların, özgür iradeleri ile seçtikleri uzman ve tarafsız bir kişinin hakemliğinde uyuşmazlığın çözülmesi yöntemi arabuluculuk olarak tanımlanabilir.  Arabuluculuk hakkında daha detaylı bilgi için sitemizde yayınlanan 23.06.2020 tarih ve Arabulucuk Nedir ? Her Geçen Gün Alanı Genişleyen Arabulucu Kimdir? başlıklı yazıya bakılabilir.

İş Mahkemelerine dava açılmadan önce bazı uyuşmazlıklar yönünden arabulucuya başvurmak ise zorunlu tutulmuştur. Yani diğer ifade ile arabulucuya müracaat etmeksizin doğrudan İş mahkemelerine dava açılamaz. 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu madde 3 kapsamında zorunlu arabuluculuğun dava şartı olduğu uyuşmazlıklar ise;

Kıdem, İhbar ve Kötüniyet Tazminat davaları,Ücret alacağı, fazla çalışma ücreti ya da yıllık ücretli izin alacakları ile genel tatil ücretleri, milli ve dini bayram tatil ücretlerine dair davalar,İşe iade davası,İşçi ile işverenin hakaretinden kaynaklı tazminat davalarıdır.

Bu davalar açılmadan önce arabuluculuk müessesesine başvuru zorunludur ve dava şartıdır.

4 – İş Mahkemelerinin Yargılama Usulü

7036 sayılı Kanun 7. Maddesi uyarınca İş Mahkemelerinde basit yargılama usulü uygulanır. Basit yargılamada mahkemeye dava açılması ve davaya cevap dilekçe ile gerçekleşir. Davaya cevap süresi , davalıya dava dilekçesinin tebliğinden itibaren 2 haftadır. Bunun dışında cevaba cevap dilekçesi ya da ikinci cevap dilekçesi bu usulde mümkün değildir. Dava dilekçesi ile cevap dilekçesinde taraflar tüm delillerini ve dayanaklarını açık bir şekilde göstermelidirler. Dava dilekçesi ile iddianın genişletilmesi ve değiştirilmesi yasağı,  cevap dilekçesinin mahkemeye ulaşması ile de savunmanın genişletilmesi ve değiştirilmesi yasağı başlamış olur.

Bu usulde, karar verilebiliyorsa dosya üzerinden karar verilir, karar verilemiyorsa dosya ön incelemeye alınır, ön incelemeden sonra ise en fazla iki duruşmada ve aralarında en çok bir ay olmak suretiyle yargılama tamamlanır.

İş Mahkemeleri tarafından verilen kararlara karşı istinaf ve temyiz yargı yolları açıktır. Kanun yoluna gidilen bu kararlar ise Bölge Adliye Mahkemeleri ve Yargıtay tarafından ivedilik ile karara bağlanır.

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER