Küçük Prens, eski zamanlarda yayına verilen bir çocuk kitabı olarak görülse de yetişkinlere de birçok mesajı bulunur. İşte o mesajlar, bilinmeyenler!
Küçük Prens, Antoine de Saint-Exupery’nin sevilen bir kitabıdır. Bu yazarın adının duyulmasını sağlamakla birlikte kitap hem eğlenceli hem de bol mesajla doludur.
Bir pilot ve sarışın genç bir çocuğun gezegenler arasındaki mücadelesini, hikayesini anlatan kitap ilk olarak 1943 yılında yayınlanmıştır.
Büyük ihtimalle bu kitabı okuyanları görmüş hatta siz bile okumuş olabilirsiniz. Ancak kitap hakkında bilmediğiniz birçok bilgi olduğunu söylemek de mümkün.
İşte Küçük Prens kitabı ve yazarı hakkında bilmeniz gereken şaşırtıcı bilgiler!
Antoine de Saint- Exupery Çölde Uçak Kazası Yapmıştı
Kitabı okuyanlar hatırlar, kitabın başında Sahra’ya düşen bir uçak tasviri yapılmaktaydı. Aslında yazar buraya öylesine oluşturmamıştı.
Zira kendisi, İkinci Dünya Savaşı’ndan hemen önce Afrika ve Güney Amerika bölgesinde posta amacıyla uçan uçaklarda pilottu.
Günün birinde Paris-Saygon arasında ‘en hızlı’ yolculuk rekorunu kırmaya çalışırken uçağını Kahire’nin biraz dışında çöle düşürmüştü.
Kitabın İlham Kaynağı Herkesin Bildiği ‘Küçük Deniz Kızı’ Olabilir
Yazarlık dışında pilotluk yapan Antoine, birçok uçak kazası geçirmiştir. Geçirdiği uçak kazasından birisinden sonra hastanede yatarken boş kalmamak adına okumalar yaptı.
Bu okumaların birisinde ‘Küçük Deniz Kızı’ hikayesine de göz attı. Tahminlere göre bu okuma sonrası kendisi bir hikaye yazmaya karar verdi ve Küçük Prens’i ortaya çıkardı.
İkinci Dünya Savaşı Sırasında Kendi İsteğiyle Sürgünde Kaldı
Bir pilot olmasından ötürü İkinci Dünya Savaşı sırasında Fransa ve Almanya arasındaki savaşta destek olması amacıyla Fransız Hava Kuvvetleri’ne katılması yönünde teklif aldı.
Fakat başarılı yazar, o dönem Fransa’nın başında yer alan lider Charles de Gaulle hakkında olumsuz düşüncelere sahipti. Bu yüzden savaşta pilotluk yapmayı reddetti.
Bu reddetme sonrasında kalkıp Fransa’yı Almanya ile savaşmaya zorlayan ABD’ye giderek sürgün olarak yaşamayı tercih etti.
Sadece Küçük Prensi Yazmadı, Aynı Zamanda Resimleştirdi
Her ne kadar kendisini ‘sanatçı’ olarak görmese de Antoine başarılı bir yazar olduğu kadar standart bir ressamdı.
Suluboya ile küçük kağıtlara küçük parçalar halinde bu kitabın karakterlerini boyadı. Hikayeyi bütünleştirecek düzeyde boyamalarını kendisi tasarlamıştı.
Bugün kitaplarda gördüğümüz karakteri de böylece yazar sayesinde hazır olmuştu.
Kitaptaki Karakterlerden Birisi Asla Okuyucuya Gösterilmez
Küçük Prens’i okuyanlar demek istediğimizi daha iyi anlayacak. Bu hikayeyi anlatan bir ses bulunur kitapta. Bu da pilot karakteri olarak bilinir.
Fakat pilot karakterini en ufak şekilde tasvir edecek herhangi bir görsel kitapta yer almamaktadır.
Bunun için net bir bilgi yazar tarafından verilmemiştir. Fakat kitapta ‘ Önemli olan gözler için görülmeyendir’ bilgisine dayanarak çıkarımlarda bulunabilir.
Fransız Ordusuna Katılmadan Önce Kitabın Taslağını Arkadaşına Hediye Etti
Gezi macerasını bitirmek ve Fransa’ya dönmek üzereyken en son arkadaşıyla bir vedalaşma gerçekleşti.
Bu vedalaşma sırasında arkadaşının masasının üzerine buruşmuş, özensiz kağıtları bıraktı. Kahve lekeleri ya da sigara yanıkları bulunuyordu.
Veda ederken ‘Sana daha güzel bir hediye vermek isterdim fakat elimde olan tek şey bu’ dediği de belirtiliyor.
Acaba tahmin eder miydi seneler sonra kitabının bu kadar ünlü olacağını?
Yazar Kitabının Kendi Ülkesinde Basıldığını Hiç Görmedi
Kitabın ilk basımı 1943 yılında gerçekleşti. Dil olarak İngilizce ve Fransızca olarak yayınlandı.
Ancak Fransız yazar bu kitabın kendi ülkesinde basılıp satıldığına hiç şahit olamadı. Çünkü kitap ilk olarak ABD üzerinde satışa sunuldu.
Fransa’nın siyasi görüşüne bağlı olarak kitabın satışa sunulmaması gerektiği düşünülüyordu. Fransa özgürlüğüne kavuştuktan sonra kitap anavatanında aktif olarak satılmaya başladı.
Kitabı Tamamladıktan Sonra Kayıplara Karıştı | Cesedi Hiçbir Zaman Bulunmadı!
En son Cezayir’e gidip Fransa ordusuna katıldığında aslında psikolojik ve zihinsel olarak sağlıklı olmadığı düşünülüyordu.
Kendisi tüm bunlara rağmen 1944 yılında son uçuş görevine katıldı. Fakat bu uçuş gerçek anlamda onun son uçuşuydu.
Uçuşundan sonra ortadan kayboldu. Ne uçağı ne de cesedi ilk yıllarda bulunamadı. Yıllar sonra bir dalgıç tarafından uçağın kalıntıları 2000 yılında bulundu. Ancak cesedi ve mezarı hiçbir zaman olmadı.
Küçük Prens 250’den Fazla Dil Çevirisi Olan Nadir Kitaplardan Birisi
Dünyanın en çok bilinen, okunan ve satışa sunulan hikayelerinden birisi olan Küçük Prens 250’den fazla dile çevirisi yapıldı.
Şaşırtıcı bir diğer bilgiyse 2005 yılında Toba adında bir Kızılderili diline çevrildi. Bu bir ilkti zira bu yerel dilde çevirisi ilk yapılan kitap dini olan Mukaddes Kitap’tı.