En Eski Viking Bölgesi İzlanda’da Keşfedildi

Arkeologlar kazı çalışması yaptıkları

Arkeologlar kazı çalışması yaptıkları alanda Viking dönemine ait kalıntılar buldular. 2015 yılında başlayan kazının bu şekilde bir sonuç vermesi araştırmacıları sevindirdi. İzlanda’da bulunan ev kalıntıları, Vikinglerin buralara göç ettiğinin en büyük kanıtı olarak görülüyor.

İzlanda bir Kuzey Avrupa ülkesidir ve ilk kez 861 yılında Norveçliler tarafından keşfedildiği düşünülmektedir. Viking halkının ise 9. Ve 10. Yüzyıllar da bu bölgeye gelmiş olabileceği düşünülüyor. Bu düşünce ile yapılan kazı çalışmalarında bugünlerde sevindirici haberler gelmeye başladı. Arkeologlar tarafından yapılan kazıda en belirgin ve eski kalıntıların izine rastlandı. Bu kalıntıların Viking dönemine ait olduğu düşünülüyor.

Kazılar sırasında antik uzun bir ev kalıntısı keşfedildi. Kazı çalışmalarından sorumlu olan arkeolog Bjarni Einarsson bu evin MS 800’lü yıllarda inşa edildiğini düşünüyor. Ev kalıntısının bulunmasının ardından ev çevresinde detaylı bir kazı yapıldı. Yapılan bu kazılar sonucunda değerli ev eşyaları ve takılar da bulundu.

İzlanda’da bulunan bu ev kalıntılarının ilk yerleşim yeri olabileceği düşünülüyor. Bu konuya ilişkin açıklamalarda bulunan Bjarni Einarsson;

“ Küçük salon şimdiye kadar İzlanda’nın en zengin arkeolojik salonu. Evin, bir şefin evin olduğu sonucuna varmamak oldukça zor.”

İfadelerini kullandı.

Bulunan evin bu zaman kadar bulunan kalıntılar arasında en büyüğü olduğu söyleniyor. Kazılar sırasında bulunan evin uzunluğu 75 metre ve genişliği 6 metre olarak hesaplandı. Ortak yaşam alanı olarak kullanılan küçük salonun ise ahşap bir tasarıma sahip olduğu bilgisi verildi.

Devasa boyuttaki salon parçalara ayrılarak farklı aileler arasında pay edilmiş. Evin merkezine kurulan bir ocak ile de sıcaklık sağlandığı keşfedildi. Ayrıca çiftlik hayvanları da insanlarla beraber aynı ortamda yaşıyordu. O hayvanların sıcaklığı da insanları sıcak tutmaya yetiyordu.

Kazı Çalışmaları İzlanda Yakınlarında Bir Köyde Devam Ediyor

İzlanda çevresinde yapılan kazının Stövarjöur köyüne ait topraklar olduğu bilgisi verildi. Bu köy ülkenin doğu bölgesinde yer alıyor. Bulunan ev kalıntısının MS 874 yılında inşa edildiği düşünülüyor. Bu tarihin önemi ise; Norveç Kralı Harald Fairhair zulmünden kaçan insanların İzlanda topraklarına sığınması olarak biliniyor.

Evin bulunduğu alanda kazıları derinleştiren ekipler birçok küçük eşyalara da rastladılar. Arkeologlar, bazı değerli taşlar, antik sikkeler ve süs eşyaları buldular.

Boncuk ve sikke bulunan alanda kazı yapılmaya devam edildi ve derinlerde başka bir evin daha kalıntısına rastlanıldı. Bu evin MS 800’ler de kalıcı yerleşim olmadan önceki dönemlere ait olduğu düşünülüyor.

Bulunan bu ikinci evin mevsimlik işler için işçiler tarafından geçici şekilde inşa edildiği tahmin ediliyor. Yaz aylarında veya sonbahar aylarında mevsimlik işler için gelen işçilerin korunmak amacı ile yaptığı bir ev olarak görülüyor.

Bu alana kamp kuran işçiler avlanarak geçim sağlıyorlardı. Balık, balina, fok ve kuş gibi eti bol olan hayvanları avlayan insanlar buralarda geçici olarak konaklamaktaydılar.

Kazı hakkında bilgi veren arkeolog Bjarni Einarsson, bulanan yapının İzlanda’da bulunan yapılar arasında en büyüğü olduğunu belirtti. Ev hakkında bilgi veren Einarsson;

“ Eski salonun en batısında metal ile çalışma için bir demirci olduğunu biliyoruz. Bu demirci İzlanda’da bilinen salonda çalışan tek demirci.”

 Dedi.

https://www.youtube.com/watch?v=oFcMbc2oZVg

İzlanda’da bulunan yerleşim yerinin Kanada’da bulunan yerleşimle benzer olabileceği düşünülüyor. Bu konuda yapılan açıklamada;

“Yerleşim, adaların Atlantik Okyanusu’na yerleşmesinin bir modeliydi. Önce mevsimsel kamplarımız vardı. Daha sonra kalıcı yerleşim bunu izledi.”

Denildi.

Bulunan ev kalıntıları aslında 2015 yılında keşfedilmişti. Fakat detaylı kazı yapılabilmesi için bazı izinlerin alınması gerekiyordu. Bu izinleri alan Bjarni Einarsson ve ekibi 2017 yılında kazı çalışmalarında başladı. Viking Çağı ile ilgili daha fazla ip ucu bulabilmek için kazı çalışmaları bu bölgede hala devam etmektedir.