Ekonomik şiddet birçok ailenin dağılmasına ve aile bireylerinin arasındaki huzurun bozulmasına neden oluyor. Özellikle de son zamanlarda dünya genelinde oluşan büyük çaplı ekonomik krizler, aileler arasında huzursuzluğa neden oluyor.
Eşler, evlilik birliği içerisinde yaşamlarını birleştirerek ortak hayat sürdürürler. Evliliğin sona ermesi de aile mahkemeleri nezdinde alınacak boşanma kararı ile mümkündür. Hukuk sistemimiz içinde boşanma sebepleri ise özel boşanma nedenleri ve genel boşanma nedenleri olarak 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu kapsamında sayılmıştır.
Peki, ekonomik olarak uygulanan şiddet ya da bir başka ifade ile cimrilik veya gelirlere el koyma gibi davranışlar bir boşanma nedeni sayılabilir mi? İşte konuya dair merak edilen her şey…
Evlilik Birliğinde Ekonomik Şiddet
Bir evlilikte, eşlerin kendi kişisel özelliklerinin bulunması, alışa geldikleri farklı yaşam tarzlarının olması, farklı karakter yapılarına sahip olmaları mümkündür. Eşler arasındaki bu farklılıklar, harcamalarına ve ekonomik yöntemlerine dair de olabilir. Bu kapsamda bir eş daha tutumlu iken diğeri daha rahat para harcayabilir. Ancak eşlerin ortak yaşamı içerisinde bazen, bu farklılıkların ekonomik şiddet boyutuna ulaştığı da görülebilmektedir.
Ekonomik şiddet yasal bir tanımdan ziyade Yargıtay uygulama ve kararları ile hukuk sistemimizde karşılığını bulan bir kavramdır. Bu kavramı, bir eşin diğerine karşı ekonomik harcamalar yönünden gereğinden çok daha fazla müdahalede bulunması olarak basit bir şekilde tanımlayabiliriz.
Ekonomik Şiddet Örnekleri
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 21.07.2008 tarihli içtihat niteliğindeki kararı ve sonrasında bu yönde gelişen Yargıtay daire kararları önemlidir. Bahse konu Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 2008 tarihli bu kararı ekonomik olarak uygulanan şiddete dayalı boşanma yolunda verilmiştir. Ve hukuk uygulamasına yol çizmiş bir karardır.
Yargıtay kararında bu şiddet türü “zorunlu gereksinimlerin koşullar elvermesine rağmen karşılanmaması” durumu olarak tariflenmiştir. Bu şiddete örnek olarak
Eşin varlıklarına el koyma,Bunları yönetmesine izin vermeme,Eşi bir işte zorla çalıştırma ya da çalışmasına mani olma,Harcamalarının sürekli denetim altında tutulması,Para ve mal varlıklarının zorla elinden alınması gibi eylemler ele alınmıştır.
Tüm bu örnekler kapsamında bu şiddeti, bir eş tarafından ekonomik kaynakların diğer eşi mağdur edecek biçimde kullandırılmaması olarak tanımlayabiliriz. Bu kapsamda ekonomik şiddet kavramı içinde değerlendirilebilecek bazı durumlar şunlardır;
Bir eşin diğerine maddi anlamda destek vermemesi,Sağlık sorunları yaşanmasına karşın bu masrafları karşılamaması,Diğer eşe hiç para vermemesi,Eğitim giderlerini ödememesi,Eşin ve çocukların kişisel ihtiyaçlarını karşılamaması gibi eylemler.
Ancak önemle dikkat edilmesi gerekir ki, ekonomik merkezli şiddet için en önemli husus ise “koşullar elvermesine karşın” bu desteğin sağlanmamasıdır. Bu nedenle ekonomik yönlü şiddet kapsamında sayılabilecek durumların her olaya özgü ayrı ayrı değerlendirilmesi gerekir. Bu bağlamda çok az geliri olan eşin eylemleri ile çok iyi düzeyde geliri olan eşin davranışları farklı olarak değerlendirilmelidir.
Ekonomik Şiddet Boşanma Nedeni midir?
Türk Medeni Kanunu kapsamında özel olarak sayılan boşanma nedenleri arasında belirtilmemektedir. Fakat ortak yaşam sürdürülmesine olanak vermeyecek derecede evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden olmuş ise boşanma nedeni olabilir. Ayrıca evlilik birliğinin sürmesinin çekilmez hale gelmesi de genel boşanma nedeni kapsamında sayılır.
Ekonomik Şiddetle İlgili Yargıtay Kararları
Bu kapsamda Yargıtay uygulama ve kabulü de bu yöndedir. Yargıtay 2. Hukuk Dairesi tarafından verilen ve yeni tarihli kabul edilebilecek 19.03.2019 gün ve 2019/2996 K. Sayılı kararda;
Davalı olan kocanın yüksek gelen fatura nedeniyle birlikte yaşanan evin doğalgazının çalıştırılmasına izin vermemesi, bu şekilde evin ısınmasını engellemesi, eşinin ve çocuğunun bu şekilde yaşamasına sebep olması ve eşinin kişisel ihtiyaçlarını karşılamaması durumlarının ekonomik şiddet uygulaması kapsamında kusurlu davranış olarak nitelendirmiştir.
Bu şekildeki bir şiddetin hem boşanma nedeni olduğu hem de maddi ve manevi tazminat istenmesi sebebi olabileceği belirlenmiştir.
Ekonomik Nedenlerle Boşanma
Yargıtay’ın genel uygulaması da göz önüne alındığında, söz konusu şiddete maruz kalma durumunun artık evlilik birliğinin devamı noktasında katlanılamayacak bir husus olduğu uygulamada kabul edilmektedir. Yani evlilik birliği içinde ekonomik olarak şiddete maruz bırakılan eş, bu nedenle boşanma davası açabilir. Yine bu nedene dayanarak maddi ve manevi tazminat talep hakkı da elde edebilir.
Boşanma nedenlerinin neler olduğu konusunda ayrıntılı bilgi için yine haber sitemizde 02.06.2020 tarihinde yayınlanan “Boşanma Nedenleri Nelerdir? Türk Hukuk Sisteminde Boşanmaya Neden Olabilecek Davranışlar Hangileridir?” başlıklı yazımızı inceleyebilirsiniz.
Anlaşmalı boşanma içinse yine haber sitemizde 07.05.2020 tarihinde yayınlanan “Anlaşmalı Boşanma Nedir? Türk Hukuk Sisteminde Anlaşmalı Boşanma Koşulları Nelerdir?” başlıklı yazımızı inceleyebilirsiniz.