Dünyanın en fakir ülkesi denildiğinde akıllarınıza Afrika ülkeleri geliyor olabilir. Kısmen doğrudur. Fakat öyle bir ülke var ki buradaki yaşantılara, insanların geçim zorluğuna çok şaşıracaksınız.
Burundi’den bahsediyoruz. Youtuber Ruhi Çenet’in son videosunda yer verdiği Burundi hakkındaki bilgiler ve görseller izleyicileri şoka uğratmaya devam ediyor.
İşte dünyanın en fakir ülkesi Burundi hakkında kan donduran gerçekler…
Dünyanın En Fakir Ülkesi Burundi Hakkında Bilgiler
Dünyanın en fakir ülkesi Dünya Bankası, IMF gibi kuruluş tarafından yapılan incelemeler sonucunda belli olmaktadır. Bu listede ilk sırayı son 62 yıldır alan ülke ise Burundi.
Ülkede yaklaşık olarak 12 buçuk milyonluk bir nüfus hakim. Afrika kıtasının tam ortasında bulunuyor. Yüz ölçümü olarak ise Konya’dan bile küçük bir durumdadır.
Bu nüfus içinde fakirlik hem şehir hem köy hayatını öyle bir eline geçirmiş durumdaki ülkedeki insanlar ‘dünyanın en mutsuz insanları’ olarak seçilmiştir.
Nüfusun Çoğunluğunu Çocuklar Oluşturuyor
Burundi Cumhuriyeti içindeki gezisi sırasında Ruhi Çenet tarafından aktarılan görsellere göre göze çarpan ilk unsurlardan birisi çocuklar. Neredeyse her yerdeler ve çok kalabalıklar.
Aslında bu kalabalık ülke nüfusuna dair demografi yapı hakkında da kısmen bilgi veriyor. Çünkü toplum nüfusun tam %65lik kısmını 0-24 yaş arasındakiler oluşturuyor. %32lik kısmında 25-64 yaş arasındakiler bulunuyor. Sadece %3lük kısımdaki bireyler 65 yaş ve üstünü temsil ediyor.
Gelişmişliğin çok düşük olduğu bu ülkede ortalama yaşam süresinin 40li yaşlar olduğunu düşündüğünüzde yaşlı nüfusunun neden bu kadar az olduğunu görebilirsiniz.
Aynı zamanda ülkede 35 bin insana sadece 1 doktor düştüğünü söylemek de gerekiyor.
‘Bir Ailenin Ortalama Çocuk Sayısı 5’
Burundi halkının bu kadar fakirliğe rağmen sahip oldukları çocuk sayısı inanılmaz derece de fazla geliyor. Eğitimsizlik elbette bu konunun temel sebeplerinden birisi fakat durum bununla sınırlı değil.
Yapılan araştırmalara göre Burundili çiftlerin sahip olacağı ortalama çocuk sayısı 5.5. Yani 5’in altında çocuk yapan sayısı gerçekten az.
Videoda genellik 7-8 çocuklu aileler göze çarpıyor. Hatta bir bölümünde bir anneye kaç çocuğun var diye sorulduğunda hatırlamadığını belirtiyor…
Çok çocuklu yapı kadar bu çocukların ihtiyacının hem fiziksel hem de sağlık desteği açısından karşılanmadığı da göze çarpıyor. Videodaki vatandaşlar tarafından çoklu çocuk kayıplarının görüldüğünü öğrenebilirsiniz.
Çocukların Nimet ve Bereket Getireceğine İnanılıyor
İnsanların neden bu kadar çocuk yaptığı konusu elbette değişkenlik gösterecek bir durumdur. Gerekli korunma yöntemleri hakkında bilgi sahibi olmalarını beklemek biraz hayal oluyor..
Zira bu insanlar daha yiyecek yemek bulmak konusunda kaygılarını bitirebilmiş değilken korunma adına bir alışveriş yapmaları mümkün değil.
Üstelik ülkede ortalama okuma süresi ilkokul ile sınırlı sadece %1lik kısım üniversite okuyabiliyor.
Üzerine birde çocukların bereket, nimet getireceğine inanılması ile birlikte nüfusta böyle bir dengesizlik ortaya çıkıyor.
Şanslı Olanlar Ayda Sadece 15 Dolar Kazanabiliyor
Ekonomik koşulların gerçekten zor olduğunu birkaç saniyede anlamak mümkün. Videonun başında da söylene göre burada şanslı olanlar dahi ayda sadece 15 dolar kazanabiliyor.
Üstelik bu 15 doları kazanabilmek da sanıldığı kadar kolay değil. Nadir olarak kullanılan taşıma aracı olarak bisikletler var. Oldukça dik yokuşları aşarak gece gündüz demeden 100-200 kiloluk tarım malzemelerini bisikletlerle taşıyorlar.
Bir bisikletle yaz kış demeden, bunca ağırlığı bir taşıdığınızı düşünsenize?
Üstelik herkesin bisikleti de yok. Bisikleti olmayanlar ellerinde, omuzlarında ve kafalarında yükü bulundurmak koşuluyla günlerce yürüyerek şehir merkezine ulaşmaya çalışıyor.
Akıllı Telefon Kullanan Yok, Elektrik Sadece %7.6 Kişiye Ulaşabiliyor
Bırakın akıllı telefon, tablet ya da bilgisayar kullanmayı ülkeye ulaşan elektrik de oldukça kısıtlı bir durumdadır.
Vatandaşların günümüzde hala tuşlu telefon kullandığı göze çarpıyor. Bunu bir nebze kabul edebilirsiniz belki ama küçük dükkanlarda şarj noktalarının bulunduğunu söylesek?
Evinizde telefonunuzu şarj etmeniz resmen bir zenginlik göstergesi. Çünkü elektrik sadece halkın %7.6lık kısmına erişebiliyor. İnsanlar oldu da telefon sahibiyse özellikle bu dükkanlara giderek telefonlarını şarj edebiliyorlar.
Çünkü evlerde elektrik yok.
Alışık Olduğumuz Meslek Grupları Yok | Bisikleti Olan Meslek Sahibi Sayılıyor
Meslek grupları konusunda alışık olunanın dışında bir durum olduğunu söylemek mümkün. Halkın çok ufak bir kısmı polis olarak görev yapıyor. Ve videoda da göreceğiniz üzere polisler rüşvet ile işlemler gerçekleştiriyor.
Diğer bir alanda ise dünyanın en fakir ülkesi içinde bisikleti olan bir meslek sahibi sayılıyor. Nasıl mı?
Şanslı olup bisiklet sahibi olanlar daha önce de bahsedildiği üzere saatlerce yol giderek taşımacılık yapıyor. Bunun karşılığında aldıkları paralar ise oldukça az bir durumda.
Aynı zamanda ülkede aktif olarak bir tarım faaliyeti hakim zaten sanayi, hizmet gibi alanların olmadığını söylemek mümkün. Olan fabrikalarda tekelleşmiş tek bir kişi ve ülkeye ait durumda.
Yalnız halk özellikle köy içerisinde tarımı satış yapmak için gerçekleştirmiyor. Tek amaçları kendi karınlarını doyurmak oluyor.
Tahmin edersiniz ki köyde durumlar daha vahim. Burada insanlar artık parayı kullanmayı tamamen bırakmış durumdadır. Çünkü ne para kazanabiliyorlar ne de kazandıkları az bir miktarla bir şeyler alabiliyorlar.
Sanki çok geçmiş çağlara dönülmüşçesine takas ile işlemlerini gerçekleştiriyorlar.