Asırlardır kadınlar güzelleşmek için birçok yol denemişlerdir. Kozmetik ürünlerden tutun da doğal güzellik yöntemlerine kadar… Bu sayacağımız Dünya Tarihinin En Güzel ve En Güçlü Kadınlarının Garip Güzellik Sırlarına ise çok şaşıracaksınız! İşte, güzellikleriyle tarihe damga vurmuş kadınlar ve onların sıradışı güzellik sırları!
1- Dana Etinden Yüz Maskesi İle İmparatoriçe Elisabeth
19. yüzyıla güzelliği ile damgasını vuran Avusturya İmparatoriçesi Elisabeth kusursuz cildi ve ipeksi saçlarıyla gören herkes de hayranlık uyandırıyordu. İmparatoriçenin çok garip güzellik sırları vardı. Bunlardan en göze çarpanı ise, çiğ dana etiyle yaptığı yüz maskesiydi. Dana eti ile tüm yüzünü kapladığı bilinen İmparatoriçenin kusursuz cildinin sırrının bu olduğu biliniyor. Ayrıca İmparatoriçe Elisabeth zayıf kalmak için pek yemek yemezdi. Bu yüzden de beli 49.5 cm idi. Yine de korse kullanarak belini daha ince göstermek istediği bilinen güzellik sırları arasında.
2- Eşşek Sütü Banyosu İle Kraliçe Kleopatra
Kraliçe Kleopatra güzelliği geçmişten günümüze kadar uzanır. Dillere destan olan güzelliği ile yaşadığı çağa damgasını vuran Kleopatra’nın da birbirinden garip güzellik sırları vardı. Bunlardan en göze çarpanı ise eşşek sütü banyosuydu. Cildinin kötü göründüğüne inandığı zamanlarda hizmetçilerine emir vererek eşşek sütü sağdırır, küvete doldurur ve saatlerce sütün içerisinde kalırdı. Kraliçenin öyle garip güzellik sırları vardı ki bunlardan biri de böcekten ruj, gübreden ise göz sürmesi yapmasıydı! Evet yanlış duymanız bu güzel kraliçe, böcek bağırsaklarını iyice püre haline getirterek ruj yapar, timsah gübresinden ise sürme yapardı!
3- Çok Yoğun Makyajı ile Nefertiti
Mısır’ın en güzel kraliçesi olan Nefertiti öyle güzel bir yüze sahipti ki yüzünün heykeli uluslararası beğeni topladı. Nefertiti güzelliğine öyle düşkündü ki öldüğünde bile yüzünde makyajla gömüldü. Bu güzel kraliçe garip güzellik sırları ile ünlüydü. Bu güzellik sırları öyle tehlikeliydi ki kraliçenin bu yüzden öldüğü düşünülüyor. Çünkü Nefertiti gözlerini kurşundan elde edilen kohl isimli bir boya ile boyarken, dudaklarını da yoğun zehir içeren bromin manniti ile boyardı. Bu güzel kraliçenin vücudun da saçları dahil hiç kıl yoktu. Kendini komple traş ettirir, saçlarına da peruk takardı.
4- Cildi Kurşunla Kaplama İle Kraliçe 1.Elizabeth
Kraliçe Elizabeth zamanında bembeyaz bir cilt güzellik sembolüydü. Beyaz cilt zenginliği temsil ediyordu. Peki bu durumda bir kraliçenin cildinin bronz olması kabul edilebilir miydi? Elbette hayır… İşte bu yüzden Kraliçe de bu akıma uyarak yüzünü beyazlatıyordu ancak tercih ettiği yöntem farklıydı. Güzellik sırları içinde en çok göze çarpanı yüzünü kurşunla beyazlatmasıydı. Bu yöntem oldukça tehlikeli olsa da sosyal sınıfını belli etmek uğruna her türlü zarara dayanırdı.
5- Güvercin Pisliği İle Maria Antoinette
Maria Antoinette Fransız Kraliçelerinin en güzeli olma imajını o kadar kaybetmek istemiyordu ki hayatı boyunca asla pasta yemedi. Bu güzel kraliçe yüzünde maske ile uyuyordu. Maskesinin içeriği de bilinenlerden çok farklıydı. Gece yatağa girdiği yüz maskesinin içerisinde limon, konyak, yumurta ve süt tozu vardı. Garip olanı ise yüzüne güvercin pisliği sürmesiydi! Bunun cilt hücrelerini yenilediğine inanıyordu.
6- Şarapla Banyo İle Kraliçe Mary
İskoç kraliçesi olan Mary farklı yüz hatları ile tarihe damgasını vuran bir kraliçedir. Cildini olabildiğince genç ve diri tutmak isteyen bu kraliçenin de kendine özgü güzellik sırları vardı. Hatta onun sırrı öyle bir sırdı ki günümüzde hala “vineoterapi” adı altında yapılıyor. Bu büyük sır ise beyaz şarap dolu bir küvette saatlerini geçirmekti. Bu yöntemin cildine oldukça iyi geldiğini düşünen kraliçe sürekli olarak şarap banyosu yapardı.
7- Kendi Güzellik Laboratuvarını Kuran İmparatoriçe Zoe Porphyrogenita
Kendi kozmetik laboratuvarını kurarak adını adeta tarihe adını yazdıran Bizans İmparatoriçesi Zoe Porphyrogenita öyle güzel bir kadındı ki adeta zamana meydan okuyordu. 60 yaşında bile cildi 20 yaşındaki genç kızlar gibiydi. Bu güzelliğe kavuşmak içinse adeta bir işçi gibi çalıştı. İmparatoriçelik ünvanını alır almaz kendi kozmetik laboratuvarını kuran Zoe, kendi ürünlerini büyük bir özenle hazırlatıyordu.
8- Her Gün Saatlerce Yıkadığı Saçları İle Lucrezia Borgia
Lucrezia Borgia ne bir kraliçeydi ne de bir imparatoriçe. Bu güzeller güzeli kadın harika saçları ile meşhurdu. Döneminin ünlü şairi Lord Byron Lucrezia’nın saçlarına öyle hayrandı ki şiir yazarken ki ilhamı bu saçlardan aldığını söylerdi. Lucrezia’nın ipeksi altın sarısı saçlarının sırrı, saatlerce limonla yıkaması ve güneşte bekletmesiydi.
9- Sirke Banyosu İle Truvalı Helen
Helen öyle güzeldi ki bu güzelliği ile savaşlara neden oldu. Uğruna binlerce insan öldü. Helen’in birçok güzellik sırları olsa da en göze çarpanı sirke banyosuydu. Günümüzde nazara karşı iyi geldiği düşünülen sirkeyi Helen hizmetkarlarına küvete doldurmasını emreder ve bu suyun içinde saatlerce kalırdı.
10- İnsan İdrarı, Arsenik ve Sülük İle Simonetta Vespucci
Rönesans dönemine güzelliği ile damgasını vuran Simonetta Vespucci birçok ressama ilham vererek tablolarına modellik yapmıştır. Vespucci bu güzelliğini çok farklı bakımlara borçludur. Oldukça garip güzellik sırları olan Vespucci yüzünün sürekli soluk beyaz bir renkte olması için sülüklerden faydalanır, ekmek kırıntısı, sirke ve yumurta akı kullanarak cildine maske yapar, kaşlarının güzel görünmesi için de arsenik kullanırdı.
Kişisel bakım her dönem kadınlar tarafından ilgi gören bir konu olmuştur. Sağlıklı görünen bir cilt için bazen dakikalarca bazen saatlerce bakım yapmak gerekir. Biz de sizler için tarihe güzellikleriyle damgasını vurmuş kadınların güzellik sırlarını derledik. Ya sizin güzellik sırlarınız ne? Yorumlarda buluşalım…