Sosyal medya git gide hayatımızda daha fazla yer kaplamaya devam ediyor. Peki, sosyal medyalarda ki takipçi ya da arkadaş sayısı boşanma nedeni olabilir mi? İşte, detaylar!
Boşanma Nedeni Olarak Sosyal Medya Takipçi Sayısı Kabul Edilir mi?
Ülkemizde sosyal medya ve bu platformlar ile ilgili tartışmalar son bulmazken şimdi de yeni bir husus gündemde yerini aldı ve merak konusu oldu. Acaba sosyal medya platformlarındaki arkadaş ya da takipçi sayısının fazlalığı bundan sonra bir boşanma nedeni olarak kabul edilecek mi?
İşte merak edilen bu konuya dair tüm ayrıntılar, yerel mahkeme kararı ve Yargıtay’ın kabulü ve uygulaması bu yazımız içeriğinde sizlerle…
Sosyal Medya Kullanımı ve Boşanma Nedeni
Sosyal medya ve paylaşım sitelerinde karşılaşılan bazı durumlar şimdiye kadar boşanma davalarına da boşanma nedeni olarak sunuluyordu. Bu kapsamda, bu tür platformlar üzerinden yapılan bazı yazışma ve mesajlaşmaların içerikleri, bu platformlarda kendini bekar olarak tanıtıcı bilgi paylaşımı, platformlarda paylaşılan bazı fotoğrafların niteliği tarzı eylemler, açılan boşanma davalarında sadakatsiz davranışlara delil olması amacıyla Aile Mahkemelerine sunuluyordu.
Ancak gündemde çok tartışılan son olay ise, belirtilen tarzda ki önceki gerekçelerden çok farklı olarak, popüler sosyal medya uygulaması Facebook profilinde bulunan arkadaş sayısının fazlalığı nedeni ile açılan bir boşanma davası oldu.
Güven Sarsıcı Durum mu?
Gündeme yansıyan ve haberlerde yer bulan bilgilere göre Ordu ili Akkuş ilçesine bağlı bir köyde yaşam süren bir kişi, eşinin popüler sosyal medya uygulamalarından biri olan Facebook hesabında bulunan arkadaş sayısının fazla olduğu gerekçesi ile eşinden boşanmak amacı ile davası açtı. Eşinin Facebook profilinde bulunan arkadaş sayısındaki fazlalığı “güven sarsıcı bir durum” olarak boşanma gerekçesi göstererek açılan bu dava ise Ordu ili Akkuş İlçesi Aile Mahkemesinde görüldü.
Mahkeme, yaptığı yargılama neticesi bir sosyal medya uygulaması olan Facebook platformunda, arkadaş sayısındaki fazlalığı kusur olarak kabul ederek boşanma nedeni saydı, ve söz konusu çiftin boşanmasına karar verdi. Verilen bu kararın temyizi üzerine ise dosya Yargıtay 2. Hukuk Dairesi önüne incelenmek üzere geldi.
Yargıtay Kararı Bozdu
Boşanma davaları konusundaki temyiz incelemelerini yürüten ve verdiği kararlar ile içtihat oluşmasına yardımcı olan ve hukuk uygulamaya yön çizen Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, temyiz edilerek önüne gelen konuda gerçekleştirdiği hukuki inceleme sonunda oldukça önemli bir karara imza atarak, yerel mahkeme tarafından verilen boşanma kararını bozdu.
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, köy gibi bir alanda yaşam sürse dahi, eşlerden birinin sosyal paylaşım platformundaki arkadaş ya da takipçi sayısının fazla olmasının, “Güven sarsıcı bir durum” olarak kabul edilmesinin mümkün olmadığına vurgu yaptı. Bu durum boşanma nedeni olarak kabul edilmedi.
Yargıtay Karar Gerekçesi
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi temyizen incelediği ve bozma kararı verdiği dosyada şu gerekçelere yer verdi. Daire, dosyadaki tüm içeriğe, karara dayanak kabul edilen deliller ile kanuni gerektirici nedenlere göre, özellikle eşlerden birinin köyde yaşam sürmesi ve Facebook sitesi profilindeki arkadaş sayısının fazlalığının, bu eşin sadakatsiz davrandığının kabulü için kanıt olarak değerlendirilemeyeceği gibi bu durumun ayrıca güven sarsıcı bir davranış olarak da kabulünün mümkün olmadığını kararında belirtti.
Konuya Dair Açıklama
Söz konusu verilen bu karar üzerine ulusal basında yer alan haberlere göre, Yargıtay 2. Hukuk Dairesi Başkanlığı görevini yürüten Ömer Uğur Gençcan, boşanma davalarında delil olarak mahkemelere sunulan Instagram ve Facebook gibi sosyal medya platformlarında takipçi ya da arkadaş sayısındaki çokluğun, o eş açısından güven sarsıcı bir durum olduğuna ve bahsi geçen eşin sadakatsiz davrandığına kanıt teşkil etmeyeceğine vurgu yaptı.
Gençcan, aksi şekildeki düşüncenin, hiçbirini tanımadığı fazla sayıda takipçi ya da arkadaşı olan kişiler yönünden sosyal medyanın gerçekliğiyle asla bağdaşmayacak haksız sonuçların oluşmasına neden olacağına ve bu şekilde bir yorumun kabulünün de mümkün olmadığına işaret etti. Yine, başkanlığını yaptığı Yargıtay 2. Hukuk Dairesi tarafından bu yönde daha önce oy birliği ile alınmış kararların da bulunduğunu belirtti.
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi tarafından verilen bu karar ışığında, sırf ve sadece sosyal medya platformlarında takipçi ya da arkadaş sayısının fazla olmasının boşanma davalarına delil ve gerekçe olamayacağı, bu şekilde takipçi ya da arkadaş sayılarındaki fazlalığın, o eş açısından sadakatsiz davranışa karine sayılamayacağı gibi bu hususun ayrıca “Güven sarsıcı bir durum” olarak kabulünün de mümkün olmadığı belirlenmiş oldu.
Tüm bunlara bağlı olarak sosyal medya boşanma nedeni olarak kabul edilmedi. Sosyal medyanın çok takipçili olması boşanma kararı için geçerli bir neden olmadığı belirlendi. Yargıtay verdiği kararın ardından sosyal medya kullanımının ve çok arkadaş ya da takipçi sayısının güven sarsıcı durum olmadığının kanaatine vardı.