Hukuki uyuşmazlığa konu bir meselenin çözümü, özel uzmanlık ya da teknik bilgi gerektirdiğinde başvurulan bilirkişilik kurumu, merak edilen hukuksal konular arasında yer alıyor. Bu yazımızda bilirkişi nedir? Bilirkişi nasıl atanır, görevini nasıl yapar? Bilirkişi raporu nedir? Bilikişi raporuna itiraz mümkün müdür gibi soruların yanıtlarını sizler için bir araya getirdik…
Bilirkişi Nedir?
Bilirkişi görevlendirmesi soruşturma evresinde Cumhuriyet Savcısı tarafından, kovuşturma evresinde ise mahkeme ya da hakim tarafından yapılır. Çözümü, özel uzmanlık ya da teknik bilgi gerektiren uyuşmazlıklarda bilirkişi ataması yapılır ve söz konusu uyuşmazlığın çözümünde bilirkişi raporu adli makamlar tarafından değerlendirilir.
Bu anlamda bilirkişi tarafından düzenlenen rapor, hakim ya da mahkeme açısından bağlayıcı ve kesin bir delil değildir. Hakim ya da mahkeme kararını verirken diğer deliller ile birlikte bilirkişi raporunu da değerlendirir.
Hangi Durumlarda Bilirkişi Atanır?
Çözümü uzmanlık veya özel ya da teknik bilgi gerektiren durumlarda adli makamlar tarafından (Cumhuriyet savcısı, hakim ya da mahkeme) bilirkişi tayin edilebilir. Bu şekildeki konularda bilirkişiye başvuru, konunun taraflarca değerlendirilerek ayrıntılı olarak tartışılmasına da olanak tanır.
Bilirkişi tayini adli makamlar tarafından resen ya da dosya taraflarının (davalı, davacı, sanık, şüpheli, katılan ya da vekillerinin) isteği üzerine yapılabilir. Bilirkişi görevlendirmesinde istenilen hususların ne olduğu ve ne kadar sürede tamamlanması gerektiği de savcı, hakim ya da mahkeme tarafından belirtilir.
Ancak genel bilgi ya da hakimlik mesleğinin gerektirdiği hukuki bilgi ile çözümlenmesi mümkün konularda ise bilirkişiye başvurulamaz.
Bilirkişi olarak tayin edilen kişinin kimlik tespiti yapılır. Adalet Komisyonlarınca oluşturulan bilirkişi listesinden bir bilirkişi seçilmişse, bilirkişi listesine kayıt esnasında yemin ettiklerinden ayrıca her iş yönünden yeniden yemin verilmez. Ancak bu liste dışından bir bilirkişi görevlendirilmiş ise, yemin verdirilmesi zorunludur.
Bilirkişi Raporu ya da Mütalaası
Bilirkişi, üstlendiği bilirkişilik vazifesini tam bir tarafsızlık içerisinde yerine getirmelidir. Aksi durumun tespiti halinde, taraflarca bilirkişi reddedilebilir.
İncelemesi sona eren bilirkişi yaptığı işlemler ile vardığı sonucu bir rapor ya da mütalaa ile kendisini görevlendiren adli birime (savcılık ya da mahkeme) sunar.
Bilirkişi raporunda uzmanlık veya özel ya da teknik bilgi gerektiren hususlar açıklanır. Bunun dışında hakim tarafından gerçekleştirilmesi gerekli olan hukuki nitelendirme ya da değerlendirmede bulunulamaz. Unutulmamalıdır ki hakim gerekçesini göstermek ve açıklamak kaydı ile bilirkişi raporunun aksine bir hüküm de verebilir.
Bilirkişi Raporuna İtiraz Nasıl Yapılır?
Bilirkişi incelemelerini tamamlayıp raporunu, mütalaasını ya da yorumunu sunmasından sonra itirazlarını bildirebilmeleri amacıyla taraflara süre verilir.
Verilen süre içerisinde dosyanın tarafları (davalı, davacı, sanık, şüpheli, katılan ya da vekilleri) bilirkişi raporuna itirazda bulunabilirler. Mahkeme aşamasında, Cumhuriyet savcısı da bilirkişi raporuna itiraz edebilir. Bilirkişi raporuna itirazı, davaya bakmakla görevli olan hakim ya da mahkeme inceler.
Bilirkişinin Reddi Sebepleri Nelerdir?
Hakimin reddi sebepleri, bilirkişinin reddi açısından da geçerlidir. Ceza Muhakemesi Kanunu 22. Maddesinde hakimin reddi sebepleri ise şu şekilde sayılmıştır; Hakim,
Suçtan kendisi zarar görmüşse,Sonradan kalksa bile şüpheli, sanık veya mağdur ile aralarında evlilik, vesayet veya kayyımlık ilişkisi bulunmuşsa,Şüpheli, sanık veya mağdurun kan veya kayın hısımlığından üstsoy veya altsoyundan biri ise,Şüpheli, sanık veya mağdur ile aralarında evlât edinme bağlantısı varsa,Şüpheli, sanık veya mağdur ile aralarında üçüncü derece dahil kan hısımlığı varsa,Evlilik sona ermiş olsa bile, şüpheli, sanık veya mağdur ile aralarında ikinci derece dahil kayın hısımlığı varsa,Aynı davada Cumhuriyet savcılığı, adlî kolluk görevi, şüpheli veya sanık müdafiliği veya mağdur vekilliği yapmışsa,Aynı davada tanık veya bilirkişi sıfatıyla dinlenmişse, hakimlik görevini yapamaz. Hakimin reddi için geçerli olan bu nedenler, bilirkişinin reddi konusunda da aynen geçerlidir.
Cumhuriyet savcısı, katılan ya da vekili, şüpheli veya sanık ya da müdafii ret hakkını kullanabilirler. Bilirkişinin reddi istemini davaya bakmakla görevli hakim ya da mahkeme inceler. Soruşturma evresinde ise, Cumhuriyet savcısı tarafından kabul edilmeyen ret istemini, sulh ceza hakimi inceler. Bilirkişinin reddini isteyen, bunun nedenini ve dayandığı olguları göstererek açıklamak ile de yükümlüdür.