Moro refleksi nedir diye sorulduğunda neden küçük bir bebeğin uyurken ani ve anlamsız tepkiler vererek ağladığı sorusuna da cevap verilmiş olur. Bebekte görülen bu tuhaf refleks, bebeğin anne babasının geceleri uzun saatler uyanık kalmasına sebep olabilir. Fakat bu konuda anne babalara verilebilecek güzel haber şu ki, bebekte Moro refleksi olmaması çok daha fazla endişe verici bir durumdur.
Genellikle Moro refleksi hakkında yeni anne baba olmuş ebeveynlere fazla bir şey anlatılmaz. Söz gelimi anne yeni doğmuş bebeğini yatağa doğru bırakırken, bebek birden ellerini havaya doğru uzatır ve ağlamaya başlar. Ya da uyuyan bebek uykuda olduğu halde ellerini ileri uzatarak sıçrar ve ağlamaya başlar. Bebeğin verdiği bu tepki Moro refleksi olarak adlandırılıyor. Bu refleks doğumdan sonraki ilk 5 ay süresince devam eder. Bebekler 2 aylık olduğunda bu tepkileri çok yapar. Peki Moro refleksine ne sebep oluyor?
Morro Refleksi Nedenleri Nelerdir?
Uzmanlar çoğu kez bunun evrimsel öğrenilmiş bir tepki olduğunu savunuyor. Bu refleks bebeğin kendisini terk edildiğini düşünerek, korumaya çalışması olarak da tanımlanabiliyor. Moro refleksini önleyebilmek için ebeveyn tarafından yapılabilecek bir takım şeyler vardır. Bunlardan bir tanesi bebeği yatağa çok hafice bırakmak olabilir. Ya da tek parmak ile bebeğin göğsüne hafifçe bastırılması, temas hissi nedeni ile bebeğin kendisini güvende hissetmesini sağlar. Uzmanlar Moro refleksinin 3 aşama halinde oluştuğunu bildiriyorlar.
Moro refleksi aşamaları
Birinci bölümde bebek kollarını her iki yana doğru açar.Daha sonra da kollarını ileri uzatarak hayalindeki halkayı çekmeye çalışır.En son aşamada da ağlamaya başlarlar.
Moro refleksi beyin sapı ve beyincikten yapılmış olan ilkel beyinde oluşur. Ansefali ile doğmuş ve beyinlerinin büyük bir kısmı eksik olan yeni doğan bebeklerin beyninde dahi Moro refleksi oluşur. Moro refleksi yukarıda anlatıldığı gibi bebeğin terk edilmeye önlem almaya çalışması olarak tanımlansa da, bu refleksin sebepleri hakkında çeşitli teoriler vardır.
1918’de Ernst Moro adlı bilim insanı Moro refleksi tanımlamasını yaptı. Bu tanımlamada yeni doğan bebeklerin, tıpkı yeni doğan primatlarda olduğu gibi elleriyle kendilerini ebeveynlerine bağlamaya çalıştıklarını belirtti.
British Colombia Üniversitesinden Primatoloji ve Biyolojik Antropoloji Profesörü olarak görev yapan Denisse Gassner ise bebeğin verdiği bu tepkinin tehlikeye, ani harekete ve düşmeye karşı tepki göstermesi için yüksek sesle verdiği bir dahili alarm sistemi görevini üstlendiğini savunuyor.
Moro Refleksi Olmaması ya da Tek Taraflı Olması
Evrimde ana amaç tartışmalıdır. Ama Moro refleksinin tıbbi açıdan önemi açıkça belirgindir. Doktorlar yeni doğan bebeklerde bu durumu sağlıklı bir büyüme işareti olarak değerlendiriyor. Moro refleksinin olmamasını ise beyinde bir takım şeylerin iyi gitmediğine dair bir işaret olarak yorumluyor.
Ayrıca Moro refleksinin belirlenen süreden ( 5-6 ay) daha uzun sürmesine de doktorlar pek olumlu yaklaşmıyorlar. Bebeklerin böyle durumlarda iki elleri ile tepki vermeleri bekleniyor.
Tepkinin tek taraflı olması yani bebeğin tek bir eli ile tepki vermesi doktorlara, vajinal doğum ( normal doğum) esnasında brakiyalplexus periferik sinirlerinin ya da klavikulanın zarar gördüğünü düşündürüyor.
Bu duruma yani bebeğin Moro refleksini tek taraflı vermesi oldukça sık rastlanır. Böyle vakalarda tedavi yöntemi olarak cerrahi yaklaşımda bulunulur. Başarı yüzdesi çok yüksek olan bir tedavi yöntemidir.
Daha önemli bir başka nokta da, bebeklerin her iki tarafa da hiç refleks göstermemesi durumunda yaşanır. Böyle bir durum doktorlarda bebeğin nörolojik gelişimi konusunda pek hoş olmayan endişelere yol açabilir.
Eğer Moro refleksi bebek 6 aylıktan daha büyük olduğu halde halen devam ediyor ise, bu durum da doktorlar için yine çok hoş olmayan endişeler oluşturabilir.
Ortopedik cerrah Anthony Kouri’ye göre ise bebekte Moro refleksi olmaması sebepleri şunlardır:
Bebeğin doğum sırasında hasar görmesi,Şiddetli doğum asfiksisi,İntrakraniyal kanama,Beyin malformasyonu ya daSerebral palsi bu durumdan sorumlu tutulabilir.
Bunun tam tersi yani bebekte çok şiddetli Moro refleksi görülmesi hamilelik esnasında annenin maternal ilaç kullanması ve daha sonra da bu ilacı kesmesinden kaynaklanabilir. Yalnız bu açıklama şiddetli Moro refleksi için tek sebep olarak düşünülmemelidir. Bunun dışında başka nedenlerden de aşırı Moro refleksi görülebilir.
Anthony Kouri bebeklerde Moro refleksi ile ürkme refleksinin ile karıştırıldığını bildiriyor. Fakat aradaki fark şudur:
Ürkme refleksi tekrar tekrar aynı olayın yaşanması ile azalabiliyor.Ayrıca ürkme refleksi farklı yaşlarda da görülebiliyor.
Erişkinlerde buna benzer hipnik refleks ya da hipnik kasılma denilen bir durum gözlenir. Tam uyumak üzere iken ani bir düşme hissi yaşanmasına hipnik refleks adı verilir. Bu durumun aniden uykuya geçerken uyarılan merkezi sinir sisteminin bir tepkisi olduğu düşünülmektedir. Bireyin uykusuzluğu arttıkça hipnik refleks gösterme olasılığı artar. Yeni doğanlar gibi yetişkin bireyler de uykuya dalarken ya da uyku esnasında kendilerini düşüyormuş gibi hissedebilirlerse de, bunların sebepleri yukarıda da anlatıldığı gibi birbirinden çok farklıdır.
Moro Refleksinin Hafifletilmesi
Eski bir yöntem olan kundaklama bebeğin biraz daha uzun süre Moro refleksi göstermeden uyumasını sağlayabilir. Kouri’ye göre bebeğin Moro refleksinden daha az etkilenmesine ve sıçramasına yardımcı olmak için, kundaklama ebeveynler tarafından tercih edilebilecek uygun bir yoldur.
Kundaklama Moro refleksi ile yakından ilişkili kol hareketini önleyeceği için bebeğin biraz daha uzun süre uykuda kalmasına yardımcı olur. Kundaklama sırasında çok dikkatli olunmalıdır. Güvenli kundaklama yöntem uygulanması gereklidir. Yanlış kundaklama uygulaması bebeğe zarar verebilir.
Kundaklamak bebek 6 aylık oluncaya kadar hatta daha sonrasında dahi bebekte güvenlik hissi oluşturursa da, bebeğiniz dönmeye başlıyorsa kesinlikle kundaklama yöntemi bırakılarak tulum giydirilmeye başlanmalıdır. Gereğinden uzun süre kundaklama yapılması da bebeğe zarar verir.
Bazı ebeveynler kundaklama yöntemini tercih etmiyorlar. Bu durumda bebeğin kafa kısmını çok nazikçe aşağıya doğru yerleştirilmesi de Moro refleksini önlemede etkili olabilir.
Yine de bebeğiniz Moro refleksi ile ağlayarak uyanırsa, sağlıklı bir gelişme çizgisi üzerinde olduğunu düşünebilirsiniz.
Moro Refleksini Tetikleyen Koşullar
Moro refleksi bazı durumlarda daha sıklıkla görülebilir:
Uyku sırasında ortamda yüksek sesli gürültü olması,Bebeğe aniden dokunulması,Bebeğin uyuduğu ortamda ışık yoğunluğunda değişme olması,Bebeği dengede tutan zeminde çok hafif bir eğim vb. değişiklik olması,Bebeğin yatma yönünün değiştirilmesidir.
Yukarıda bahsedilen etkiler çok düşük düzeyde olmasına rağmen bebeği etkileyerek rahatsız edebilirler. Bebek doğuncaya kadar anne karnında, rahmin güvenliğinde yaşamaya alışkın olduğu için dünyaya geldiğinde olabilecek bütün minimal değişimler onu rahatsız edebilir.
Santral sinir sisteminin kendi kendine oluşturduğu moro refleksi bebeklerde kendi kendine ortaya çıkan bir durumdur. Emme refleksi, yakalama refleksi ve sıçrama refleksi gibi doğum sonrası çevreye alışma refleklerini takip eden bu refleks, bebeğin sağlıklı olduğunun bir işaretidir. Fakat her şeyin fazlasının zarar olduğu gibi bu refleksin de çok çok fazla olması bebeğin sinir sistemi ile ilgili bir probleme veya beyin hasarını işaret ediyor olabilir.
Bunu fark ettiğinizde 6 aya kadar bebeğinizin hafta hafta reflekslerini takip edin. Eğer moro refleksi sıklığında zamanla bir azalma mevcut değilse, doktorunuzla görüşmenizde fayda olacaktır. Çünkü normal gelişim düzeyli bir bebekte moro refleksi zamanla kaybolur.
Moro refleksi hakkında son yapılan bilimsel açıklamalar bunlar olup, geceleri uykusuz kaldığınızda an azından bebeğinizle ilgili yaşanan her şeyin normal olduğunu bilmenin huzurunu duyabilirsiniz.