Ayrılık kararı ile aile hukukunun en önemli kurumu olan evlilik, mahkeme tarafından verilen boşanma kararı ile sonladırılabilirken hukuk sistemimizde boşanma davası yanında, bir de ortak yaşama bir süre ara verilen ayrılık davasına yer verilmiştir. Ayrılık kararı, boşanmadan farklıdır. Boşanma kararında evlilik sona ererken, ayrılık kararında ise evli eşlerin ortak yaşamlarına bir müddet ara verilir.
Peki, ayrılık kararı nedir? Ayrılık davası nasıl açılır? Ayrılık süresi ne kadardır? Sonuçları nelerdir?
Ayrılık Kararı Ne Demektir?
Ayrılık kararı ile boşanma nedenlerinin varlığı durumunda eşler dilerlerse boşanma davası dilerlerse de ayrılık davası açabilirler. Ayrılık davası açılmışsa, mahkeme ayrılık kararı almak dışında boşanmaya karar veremez. Ancak boşanma davası açılmışsa, mahkeme boşanma kararı verebileceği gibi evliliğin bitmediğine kanaat getirirse boşanma yerine ayrılık kararı verebilir.
Genel olarak toplumda, eşler arasında meydana gelen anlaşmazlıklar konusunda çözüm olarak ya barışma ya da boşanma yolu bilinmektedir. Ancak hukuk sistemimizde, eşlerin evlilik hayatlarını tamamen sonlandırmak yerine, evlilikleri üzerinde daha sağlıklı düşünmelerine olanak tanıyan ayrılık kararı bulunmaktadır. Türk Medeni Kanunu 167 ve devamı maddelerinde boşanma davası ile birlikte düzenlenen ayrılık kararı, ortak hayatın yeniden kurulması ihtimali varsa mahkeme tarafından verilebilir. Türk Medeni Kanunu 170. Madde düzenlemesinde şu ifadelere yer verilmiştir;
“Boşanma sebebi ispatlanmış olursa, hakim boşanmaya veya ayrılığa karar verir. Dava yalnız ayrılığa ilişkinse, boşanmaya karar verilemez.Dava boşanmaya ilişkinse, ancak ortak hayatın yeniden kurulması olasılığı bulunduğu takdirde ayrılığa karar verilebilir”
Yani boşanmaya sebep olacak haklı nedenlerin varlığına rağmen eğer eşler arasında yeniden ortak hayatın kurulma ihtimalinin bulunması halinde, Türk Medeni Kanunu 171. Maddesi uyarınca 1 yıldan 3 yıla kadar ayrılık kararı, mahkeme tarafından verilebilir. Bu anlamda, ayrılık kararı esasında evlilik birliğini ayakta tutmayı hedefleyen bir uygulamadır.
1- Ayrılık Davasının Koşulları Nelerdir? Ayrılık Süresi Ne Kadardır?
Ayrılık davası ve ayrılık kararı, boşanma sebeplerinin varlığı halinde mümkündür. Yani 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun “Boşanma” başlıklı ikinci bölümünde düzenlenen özel boşanma nedenleri olan Zina (TMK m.161), Hayata Kast, Pek Kötü veya Onur Kırıcı Davranış (TMK m.162), Suç İşleme ve Haysiyetsiz Hayat Sürme (TMK m.163), Terk (TMK m.164), Akıl Hastalığı (TMK m.165) ya da genel boşanma nedeni olan şiddetli geçimsizlik nedeniyle evlilik birliğinin temelinden sarsılması (TMK m.166) söz konusu ise eşler isterlerse boşanma davası, isterlerse de ayrılık davası açabilirler.
Boşanma davası açılmış olsa bile, mahkeme tekrar ortak hayatın kurulabileceğine kanaat getirirse boşanma yerine ayrılık kararı da verebilir.
Türk Medeni Kanunu 171. maddeye göre; ayrılık süresi 1 yıl ile 3 yıl arasında belirlenebilir. Ayrılığın süresinin ne kadar olacağına hakim karar verir. Bu süre takdir edilirken hakim, evlilik bağının sarsılma derecesine ve tekrar ortak hayatın ne kadar sürede kurulabileceğine göre ayrılık süresini belirler.
2- Ayrılık Kararının Sonuçları Nelerdir?
Ayrılık kararı verilmesi durumunda eşler ayrı hayat sürmeye başlarlar. Ayrılık kararı ile birlikte hakim, ortak yaşam bir süre ortadan kalkacağından, evlilik birliğine bağlı şahsi ve maddi ilişkileri de geçici olarak yeniden düzenlemelidir. Bu kapsamda;
Ayrılık kararı verildiği sırada bulunan ortak çocukların velayet hakkı ana ya da babadan birine verilir. Çocukların velayetini almayan eş yönünden hakim, iştirak nafakası vermesine karar verebilir.Eşlerden birinin eğer maddi geliri bulunmuyorsa hakim, ayrılık süresi müddetince diğer eşin tedbir nafakası vermesine karar verebilir.
Ayrılık süresinin sona ermesi üzerine ya eşler tekrar bir araya gelirler ya da ortak hayat kurulamazsa boşanırlar. Ayrılık süresinin uzatılması ya da ikinci defa ayrılık kararı verilmesi mümkün değildir.
3- Ayrılık Davasında Görevli ve Yetkili Mahkeme Hangisidir?
Ayrılık davalarına bakmakla görevli mahkeme, Aile Mahkemesidir. Aile Mahkemesinin bulunmadığı yerlerde ise bu dava Aile Mahkemesi sıfatı ile Asliye Hukuk Mahkemesinde açılabilir. Türk Medeni Kanunu 168. Madde düzenlemesine göre, yetkili Aile Mahkemesi ise, eşlerden birinin yerleşim yeri mahkemesi ya da davadan önce son defa altı aydan beri birlikte oturdukları yer mahkemesidir.