Geçtiğimiz günlerde Türk Edebiyatı aldığı kötü bir haberle derinden sarsıldı; öykü, tiyatro ve roman türlerinde unutulmaz eserlere imza atan usta yazar Adalet Ağaoğlu ’nun 91 yaşında hayatını kaybettiği bildirildi. Peki, edebiyatımızın bu dev ismi kimdir? İşte usta yazar Adalet Ağaoğlu’nun hayatı ve başlıca eserleri…
Adalet Ağaoğlu ‘nun Kendi Dilinden Toplumsal Sorunlara Bakış
Ağaoğlu’nun en önemli özelliği olarak karşımıza çıkan farklılık, yazarın toplumda yaşanan sorunlar ile bu sorunların bireylere yansımasını ince bir alaycı dille ele almasıdır. Bu tarz içinde öykü, iç monologlarla okuyucuya aktarılır. Çok özel bir yazım tarzına sahip usta yazar, edebiyatımızın dönüm noktası olan birçok esere de imza atmıştır. Yazdığı öykü, tiyatro ve romanları ile çok sayıda ödüle layık görülen Ağaoğlu, Boğaziçi Üniversitesi ’nden de fahri doktora unvanı almıştır.
Adalet Ağaoğlu’nun Yaşamı
23 Ekim 1929 günü Ankara Nallıhan’da hayata gözlerini açan Ağaoğlu’nun babası kumaş tüccarlığı yapan Hafız Mustafa Sümer ’dir. Dört kardeşli bir ailenin tek kızı olan yazarın diğer kardeşleri ise oyun yazarı Dr. Cazip Sümer, iş insanı Ayhan Sümer ve oyuncu Güner Sümer’dir.
Yazar, ilköğrenimini Nallıhan İlçesinde bitirdikten sonra 1938 yılında ailesiyle birlikte Ankara’da yaşamaya başladı. Sırası ile Ankara Kız lisesi ve sonrasında da Ankara Üniversitesi Dil Tarih Coğrafya Fakültesi Fransız Dil ve Edebiyatı bölümünü bitirdi.
Lise döneminde şiirlerle edebiyata ilgisi başlayan yazar, sonrasında ise oyun yazarlığı yapmaya başladı. 1946 yılında Ulus Gazetesinde tiyatro eleştirileriyle yazarlık hayatına adım atan Adalet Ağaoğlu şiirleri 1948 ile 1950 yılları arasında Kaynak Dergisinde yayınlandı. Sonrasında 1951 ile 1970 seneleri arasında Türkiye Radyo Televizyon Kurumu (TRT) kapsamında farklı görevler aldı.
Ankara Radyosu Dönüm Noktası Oldu
Ankara Radyosunda başlayan görevi sonrası ilk radyo oyunu “ Aşk Şarkısı ” adlı eserini yazan Adalet Ağaoğlu, Kartal Tibet, Nur Sabuncu, Çetin Köroğlu ve Üner İlsever’le birlikte Ankara’da ilk özel tiyatro olan Meydan Sahnesi’ni kurdular. Bu sırada Meydan Sahne Dergisini de çıkaran yazar 1953 yılında ise Paris’e gitti. Yine aynı yıl içinde “ Bir Piyes Yazalım ” adlı oyunu da Ankara’da sahnelendi. Adalet Ağaoğlu 1954 yılında hayatını Mühendis Halim Ağaoğlu ile birleştirdi. Roman yazmaya başlayana dek üst üste yazdığı tiyatro oyunları ile bu alanda isim yapan yazarlardan biri oldu.
İlk Romanı Ölmeye Yatmak
“Hani susarsa dünyanın sonu geliverecekmiş, konuşursa bir şey sanki hep ayakta duracakmış”
gibi unutulmaz cümleleri ile hafızalara kazınan ilk romanı olan Ölmeye Yatmak isimli eserini, Adalet Ağaoğlu 1973 yılında yayınladı.
Ölmeye Yatmak isimli bu benzersiz roman, baş kahraman Aysel’in bit otele ait on altıncı katta, ışıkları sönmüş, perdeleri sımsıkı kapanmış bir odada, çırılçıplak soyunup ölmek amacıyla yatağa uzanması ile başlar. Bu şekilde başlayan romanda geri dönüşler ile Aysel’in hayatı ve Aysel’i bu noktaya getiren süreç okuyucuya gösterilir.
Tüm hayatı boyunca var olduğunu kanıtlamaya çalışan ve verilen vazifeleri yerine getirirken benliğini unutan Aysel, eleştirmeden, düşünmeden ve sorgulamadan hep kendisinden istenen ve beklenenleri yapagelmiştir. Aysel programlanmış bir robotun mekanikliği içinde düşünmeden ve anlamsızca yaşarken kendisine yabancılaştığını fark etmeye başlar. Artık ruhunda birikenler gün yüzüne çıkmaya başlamıştır. Aysel, kendisini tekrar bulmaya başlayacağı yolculuğunun, aslında yolun son noktasında olduğuna inanmıştır. Bu sebeple, kendi benliği ile yüzleşmek için, bütün sorumluluk ve bağlardan tamamen kurtulmak adına çırılçıplak bir yatakta ve ışıkları kapalı, perdeleri çekili bir otel odasında ölmeye yatar…
Aysel’in kendi iç hesaplaşmaları, kendine güvensizliği, hayatı, yaşadıkları kısım kısım okuyucuya aktarılan bu eserde, edebi yazımdaki ustalığın, mükemmel bir kurgu ile birleşmesi ile 1930 ve 1940’lı yılların Türkiye’sinin sosyolojik yapısı gözler önüne serilir.
Adalet Ağaoğlu Romanları
Adalet Ağaoğlu bu son derece etkili ilk romanından sonra da sırası ile Fikrimin İnce Gülü, Bir Düğün Gecesi, Yaz Sonu, Üç Beş Kişi, Hayır, Ruh Üşümesi ve Romantik Bir Viyana Yazı isimlerini verdiği romanlarını yazar ve yayınlar.
Edebiyatın birçok farklı alanında türlü eserlere imza atan Adalet Ağaoğlu, hiç tartışmasız 20. Yüzyıl Türk Edebiyatı için de en önemli kilometre taşlarından biri olmuştur.
Ağaoğlu hakkında yazılan tüm yazıları bir araya toplayan arşiv ise, 2003 yılında “ Herkes Kendi Kitabının İçini Tanır ” adı ile eşi Halim Ağaoğlu tarafından bastırılmıştır.
1996 senesinde geçirdiği trafik kazası sonucu iki yıl hastanede yatmak zorunda kalan Adalet Ağaoğlu için Can Yücel tarafından söylenen “Sen Türkiye’nin en güzel kazasısın” sözü de daha sonra Adalet Ağaoğlu ile Feridun Andaç’ın yaptığı ve 2006 yılında yayınlanan söyleşi tarzı kitabın adı olmuştur.
Boğaziçi Üniversitesi tarafından 2018 yılında fahri doktora verilen Adalet Ağaoğlu, sağduyulu ve entelektüel yapısı ile Ülkemizin toplumsal sorunlarının çözümü adına büyük çabalar ve çalışmalara imza atmıştır.