6698 sayılı “Kişisel Verilerin Korunması Kanunu” uyarınca gerçek kişilere ait kişisel verilerin işlenmesi için gerekli Açık Rıza nedir? Hangi durumlarda açık rıza aranır? Hangi durumlarda açık rızaya gerek yoktur?
Açık Rıza Nedir?
6698 sayılı Kanun Madde 5/1 düzenlemesinde;
“Kişisel veriler ilgili kişinin açık rızası olmaksızın işlenemez”
Hükmüne yer verilmiştir. Yine 6698 sayılı Kanun’un 3. maddesinde de açık rızanın tanımı yapılmıştır. Madde tanımına göre; “Belirli bir konuya ilişkin, bilgilendirilmeye dayanan ve özgür iradeyle açıklanan rızayı” ifade eder.
Hangi Durumlarda Açık Rıza Aranmaksızın Kişisel Veriler İşlenebilir?
Yukarıda da belirttiğimiz gibi kişisel verilerin işlenebilmesi konusunda 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu uyarınca açık rıza aranır. Bunun istisnası olan haller yani açıkrıza aranmaksızın kişisel verilerin işlenebileceği durumlarda aynı Kanun’un 5/2 maddesinde sayma yolu ile belirlenmiştir. Madde düzenlemesine göre kişisel verilerin işlenmesinde açıkrızanın aranmadığı haller ise;
1) Kanunlarda açıkça öngörülmesi,
2) Fiili imkânsızlık nedeniyle rızasını açıklayamayacak durumda bulunan veya rızasına hukuki geçerlilik tanınmayan kişinin kendisinin ya da bir başkasının hayatı veya beden bütünlüğünün korunması için zorunlu olması,
3) Bir sözleşmenin kurulması veya ifasıyla doğrudan doğruya ilgili olması kaydıyla, sözleşmenin taraflarına ait kişisel verilerin işlenmesinin gerekli olması,
4) Veri sorumlusunun hukuki yükümlülüğünü yerine getirebilmesi için zorunlu olması,
5) İlgili kişinin kendisi tarafından alenileştirilmiş olması,
6) Bir hakkın tesisi, kullanılması veya korunması için veri işlemenin zorunlu olması,
7) İlgili kişinin temel hak ve özgürlüklerine zarar vermemek kaydıyla, veri sorumlusunun meşru menfaatleri için veri işlenmesinin zorunlu olmasıdır.
Açık Rızanın Unsurları Nelerdir?
Yukarıda sayılan bu haller dışında kişisel verilerin işlenmesinde gerekli olan açık rızanın varlığı için üç unsur gerekir. Bu üç unsur şu şekilde sayılabilir;
· Belirli bir konuya ilişkin olmalıdır,
· Bilgilendirilmeye dayanmalıdır,
· Özgür iradeyle açıklanmalıdır.
a) Belirli Bir Konuya İlişkin Olma
Açıkrızanın geçerli olabilmesi için rızanın, belirli bir konuya ilişkin olması gereklidir. Yani ‘Verilerimin işlenmesine rızam vardır’ gibi açık uçlu bir rıza beyanı, tek başına “açık rıza” olarak kabul edilemez.
Bu anlamda açıkrıza, hangi verilerin ne amaçlar ile işleneceği konusunda tüm noktalar yönünden verilmelidir. Veri sorumlusu tarafından gerçekleştirilecek farklı işlemler yönünden, ilgili kişice öngörülmesi muhtemel olması şartıyla, açıkrızanın bir kez alınması kural olarak yeterlidir. Fakat veri sorumlusu tarafından sonradan farklı amaçlar ile bu verilerin işlenmek istenmesi durumunda ayrıca bunun içinde rıza alınması gerekir.
b) Bilgilendirilmeye Dayanma
Açıkrızanın verilmeden önce ilgili kişinin, söz konusu verinin işlenmesi ile alakalı tüm konularda açıkça ve anlaşılır bir şekilde bilgilendirilmesi gereklidir.
İlgili kişinin bilgilendirilmesi konusunda iki temel unsur öne çıkar. Bunlar ise “Anlaşılabilirlik” ve “Erişilebilirlik” olarak sayılabilir. Bu anlamda;
Anlaşılabilirlik: Söz konusu bilgilendirmenin ortalama bir birey tarafından anlaşılabilecek bir dil kullanılarak yapılmasıdır.
Erişilebilirlik ise: Bilgilendirmenin doğrudan ilgili kişiye yapılmasıdır. Ayrıca bilgilendirmenin açık şekilde görünür olması gereklidir.
c) Özgür İradeyle Açıklanma
Açıkrızadan bahsedebilmek için bunun özgür iradeye dayanması gereklidir. Korkutma, aldatma, baskıya maruz bırakma ya da rıza gösterilmediğinde doğacak önemli bir olumsuz sonuç gibi durumlarda özgür iradeye dayalı bir rızadan bahsedilemez.
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR: Kişisel Veri Nedir? Kişisel Verilerin Korunması Kanunu Kapsamında Hangi Bilgiler Koruma Altındadır?