Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) tarafından Ticaret Bakanlığı koordinasyonuyla online olarak 8.Türkiye İnovasyon Haftası’na katılan ABD‘li ünlü fütürist ve mucit Ray Kurzweil’in gelecekle ilgili,
“2030’larda insan ve makine, gerçek ve sanal gerçeklik arasında net bir ayrım olmayacak. Akıllı nanorobotlar çevreye, vücudumuza ve beynimize derinlemesine entegre olacak, ışınlama deneyimi yaşayacak ve insan zekasını artıracak” sözleri dikkat çekti.
TİM’in düzenlediği etkinlik “turkiyeinovasyonhaftasi.com” sitesinden ve sosyal medya hesaplarından yayınlandı. Dün yapılan açılış oturumuna Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile beraber Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, Milli Savunma Bakanı Hulisi Akar, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Muharrem Kasapoğlu, Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli’in de katıldığı etkinlikte, aralarında dünyaca ünlü isimler de dahil 63 yerli ve 7 yabancı konuşmacı yer aldı.
Toplamda 12 Panel Düzenlendi
Yeni nesil milli ekonomi ve inovasyon, dijitalde inovasyon, hizmet ihracatında inovasyon, ihracatta inovasyon, eğitimde inovasyon, sağlıkta inovasyon, sporda inovasyon, sosyal medya ve sosyal yaşamda inovasyon, medyada inovasyon, estetik cerrahide inovasyon, sanatta inovasyon, siber güvenlik ve inovasyon temalarında 12 panel düzenlendi.
“İnovasyon Türkiye’nin Geleceği, Türkiye’nin Değeridir”
8.Türkiye İnovasyon Haftası’nda konuşan TİM Başkanı İsmail Gülle amaçlarının inovasyon kültürünün şirketlere yerleşmesi ve gençler arasında kabul görmesi olduğunu belirterek, şunları söyledi:
“İnovasyon alanında küresel ölçekte ses getiren, ülkemizi parlak bir geleceğe taşıyan girişimcilerimizi, bilim insanlarımızı, projelerimizi, sektörlerimizi, gençlerimizle, vatandaşımızla buluşturduğumuz 8.Türkiye İnovasyon Haftası büyük ses getirdi. Yayınların izlenme ve etkilişimlerine baktığımız zaman etkinliğimizin milyonlarca kişiye ulaştığını görüyoruz. İnovasyonun önemini anlatmayı ve inovatif çalışmaları desteklemeyi amaçladığımız etkinliğimizin milyonlarca kişiye ulaşmasından mutluluk duyuyoruz. Amacımız inovasyon kültürünün şirketlere yerleşmesi, gençler arasında kabul görmesi. Bunun altını dolduracak çalışmalar yapıyoruz. Tabii ki inovasyon bir haftayla sınırlı değil, yıla yayılarak devam ediyor. İnovaLig, İnovaTim ve TİM-TEB Girişim Evi başta olmak üzere hem sektörlerle hem üniversitelerle iş birliği içinde yürüttüğümüz birçok projemiz bulunuyor. Bizim kaynağımız, gençlerimiz. İnovasyon Haftası’nda 14 yaşında, 19 yaşında büyük işler başaran isimler hikayelerini paylaştı.Benzer etkinliklerle icat çıkaran gençlerimiz çoğalacak. Özellikle yeni nesle kılavuz olabilirsek ne mutlu bize. İhracat bizim için ne kadar önemli ise inovasyonla geliştirilmiş ihracat da bizim için o derece önemlidir. İnovasyon Türkiye’nin geleceği, Türkiye’nin değeridir. İhracatın geleceğinin inovasyona dayalı kalkınma ile olacağına inanıyoruz. Özellikle gençlerimizin bundan sonraki hayatlarında, tercihlerinde, mesleklerinde inovasyona değer vermelerini, inovasyonla yeni fikirler oluşturmalarını, icat çıkarmalarını arzu ediyoruz.”
“2030’larda İnsan ve Makine Ayrımı Olmayacak, Işınlanma Yaşanacak”
Etkinliğe ABD’li ünlü fütürist ve mucit Ray Kurzweil de katıldı. Gelecekle ilgili öngörülerde bulunan Kurzweil yaptığı konuşmada,
“2030’larda insan ve makine, gerçek ve sanal gerçeklik veya iş ve oyun arasında net bir ayrım olmayacak. Akıllı nanorobotlar çevreye, vücudumuza ve beynimize derinlemesine entegre olacak, tam sanal gerçeklik sağlayacak, sinir sistemindeki tüm duyuları birleştirecek, ışınlama deneyimi yaşayacak ve insan zekasını artıracak.2040’lara geldiğimizde insan zekasını bir milyar çoğaltacağız. Sadece zekamızı geliştirerek dünyanın en büyük zorluklarını çözebileceğiz. Dünyayı değiştirecek araçlar bizim elimizde. Sorunları çözmek için insanın hayal gücünü sınırlayan varsayımları sorgulama cesaretine ihtiyacımız var” dedi.
“Giysilerimizi 3 Boyutlu Yazıcılarla Basacağız”
Önümüzdeki on yılda fiziksel ürünler yaratmak için bilginin kullanılacağına dikkat çeken Kurzweil,
“Giysilerimizi 3 boyutlu yazıcılarla basacağız. Ucuza evler inşa etmek için birbirine geçen modüller üreteceğiz. Gıda üretimini otomatikleştiren ve ucuz hale getiren dikey tarıma sahip olacağız. Yazılım, müzik, video, film, kitap vb. alanlarda güçlü bir açık kaynak ekonomisi olacaktır. 3D baskıya erişim, günümüzde bilgi işlem platformlarında daha da yaygın olacak.Pek çok ve nihayetinde insanların tüm temel ihtiyaçları, açık kaynak bilgi formları aracılığıyla karşılanacaktır. Değişim oranı şimdi o kadar hızlı ki, her üç ila beş yılda bir iş planlarının, bir endüstrinin her seviyesinin o dönemde büyük değişiklikler geçireceğini dikkate alması gerekiyor” şeklinde konuştu.
” Pandemi Sağlıkta İnovasyonu Tetikledi”
Sağlıkta İnovasyon Paneli’nde Arçelik Üretim ve Teknolojiden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Oğuzhan Öztürk, ASELSAN-UGES Ürün ve Ürün Yönetimi Direktörü Arzu Canlı, Ümraniye Eğitim ve Araştırma Hastanesi-Robotik Cerrahi ve Böbrek Nakli Şefi Doç. Dr. Eyüp Veli Küçük, Üsküdar Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Nöropazarlama Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Sinan Canan ve Tıp Doktoru, BWise ve BeWell Kurucusu, Sağlık Fütüristi Dr. Cenk Tezcan konuşmacı olarak yer aldı.
Pandelde; dünya ve Türkiye’deki değişen sağlık modelleri, sağlık sektöründe inovasyon ve inovatif ürünler ile sektörün geleceği konuşuldu.
Yerli solunum cihazıyla ilgili konuşan Oğuzhan Öztürk,
“Bunu en hızlı üretebilecek şirket olarak Türkiye’nin her biri medar-ı iftiharı dört şirket bir araya geldi. Bu soluksuz yolculukta tabi ilk defa bir sağlık cihazı üretiyorduk ve entübe bir hastada cihaz tümüyle hasta adına fonksiyonları yerine getirdiği için bütün kalite sistemi, üretim sistemi ve sağlık gereci üretimi için gerekli olan çalışmaları bitirdik. Çok önemli bir ihracatımız Brezilya’ya oldu” dedi.
Arzu Canlı da, hep beraber bu pandemi döneminde inovasyon yarattıklarını belirterek,
“İnovasyon zaten kısıtlarda ve ihtiyaçlardan doğar. İkisinin de kaynağı pandemiydi” dedi.