Tatlı bebeğiniz birden bire çatık kaşlı, bağıran, ağlayan, tüküren ve vuran kavgacı bir canavara mı dönüştü? Sakın korkmayın, bu değişim sağlıklı bir gelişim sürecinde olduğunun göstergesidir. Ebeveynler için zorlayıcı olan bu süreçte çocuğunuzun ve kendinizin ruh sağlığınızı korumak ise oldukça zahmetli olacaktır.
Çocukların gelişim süreci içerisinde yaşanması, çatışma içermesi gereken, kimlik kazanmaya yönelik arayış içerisinde oldukları 2 dönem bulunmaktadır. 2 yaş sendromu ve ergenlik dönemi olarak adlandırılan bu süreçler hem çocuk için hem de ebeveynler için oldukça zorlayıcı olmaktadır.
Bu yazımızda bebeklikten çocukluğa geçiş süreci olan 2 yaş sendromu etkilerinden, alınabilecek tedbirlerden ve bu dönemin en az hasarla nasıl atlatılabileceğinden bahsedeceğiz.
2 Yaş Sendromu Nedir?
2 yaş sendromu, bebeklikten çocukluğa geçiş döneminde olan bebeğinizin kimlik kazanma yönündeki verdiği çabalardır. Geçici olan bu süreç bebeğinizin sağlıklı bir gelişim göstermesi, birey olarak kişisel öz güvenini kazanması için yaşanması gereken bir dönemdir.2 Yaş dönemini bazı çocuklar kişilikleri gereği daha rahat geçirirken özellikle çatışmacı ve inatçı yapıda ki çocuklar sonu bitmeyecekmiş görünen bir kriz yaşayabilirler.
Örneğin, kendi istedikleri bardakta su içmek, yemek masasında istedikleri yere oturmak, istediği kıyafetleri giymek kısacası her şeyin kendi istedikleri gibi olması tüm bu krizleri yaşatan sebeplerdir.Bu süreçte özellikle çocukla daha fazla zaman geçiren kişi olarak anne oldukça yıpranmaktadır. Çocuk ile girilen her çatışma, ağlama krizlerine, çığlıklara, kendini yerlere atma ya da vurma gibi eylemlere dönüşmektedir.
2 Yaş Sendromunda Alınabilecek Tedbirler Nelerdir?
18 ile 36 ay arasında sıkça karşılaşılan 2 yaş sendromunda nasıl davranılmalı? Bu dönemde zor olsa da yapacağınız en doğru şey sakin kalmaktır. Çünkü, 2 yaş sendromu döneminde çocuğun yemek yemesi, giyinmesi, uyuması gibi günlük rutin eylemleri hep kriz ile sonuçlanmaktadır. Özellikle kardeş olduğunda bu krizin şiddeti daha da artmaktadır. Bu dönemde en çok zorlanan ve en fazla sabır göstermesi gereken kişiler de anneler olmaktadır. 2 yaş sendromu yaşayan bir bebeğiniz var ise, babanın anneye destek vermesi ve çocuğu sakinleştirmesi oldukça önemlidir.2 yaş sendromu sürecinin cehenneme dönüşmemesi için önceden görüp tedbir almak ve önleyici tavırlar oluşturmak bu sürecin daha rahat atlatılmasında etkili olacaktır.
Peki, 2 yaş sendromunda nasıl davranılmalı? Şimdi, madde madde bu sorunun cevabını vereceğiz
1 – 2 Yaş Sendromu ve Yemek
2 yaş sendromu yemek sorunu en çok yaşanan çatışmalardan biridir. Sofrada ailece yemek yeme konusunda kararlılığınızı göstermeniz çok önemlidir. Bu dönemde emir vermek yerine yapılması gerekenler sakince anlatılmalıdır.Örneğin, yemek sofrası hazırlanmalı, çocuğa gelip yemesi söylenmeli ve eğer vaktinde gelmezse sofranın toplanacağı belirtilmelidir. Bu uyarıların ardından çocuk sofraya gelmiyorsa, yemek sofrası kaldırılıp bir sonraki öğüne kadar çocuğa yiyecek bir şey verilmemelidir.
data-size=”1280×800″ data-itemswipe=”1″>
Salatalık, meyve, kuruyemiş gibi atıştırmalıklar yemesi için zorlamak yerine ulaşabileceği bir yere koyarsanız, istediği zaman kendisi alıp yiyebileceğini göstermiş olursunuz. Atıştırmalıkların tüketiminin ise öğün aralarında değil de yemek yedikten hemen sonra verilmesi daha uygundur.
2 yaş sendromu çocukları sandalyede oturarak kendi yemeğini kendisi yiyebilecek durumdadırlar. Ancak küçük bir kardeş varsa ve yemek sırasında kucağa oturmayı ya da yemeğini annesinin-babasının yedirmesini isteyebilir. Bu durumda ona yardımcı olmamanız çocukta “Seni değil kardeşini seviyorum” algısını yaratabilmektedir. Bu yüzden yemek yemesine yardımcı olmanız ama bir yandan da kendisinin yemeğini yiyebileceğini, becerikli ve akıllı bir çocuk olduğunu söylemeniz gerekmektedir.
2 – Dışarı Çıkmak
2 yaş sendromu yaşayan bir çocuk ile dışarıya çıkmak oldukça stresli ve eziyetli olabilmektedir. Anne ve baba çocuğun kendini yere atıp bağırmaya başlayacağı anın korkusuyla sürekli olarak tetiktedirler. Ancak tüm bu tedirginlikler nedeniyle çocuğunuzu eve hapsetmek de doğru çözüm değildir.
Çocuğunuzun parkta oynamaya, alışverişe ya da pikniğe gitmeye kısacası ailesi ile vakit geçirmeye ihtiyacı vardır.Çocuk ile gezmeye gitmek eziyet oluyor diye çocuğunuzu sık sık bakıcıya ya da babaanne, dede gibi akrabaya bırakmanız halinde çocuk onu sevmediğinizi ve dışladığınızı düşünecektir.
3 – Uyku Saati
Uyumadan önce çocuğa git yat demek çoğunlukla hiçbir işe yaramayacaktır. 2 yaş sendromu uyku konusunda belli rutinler oluşturmanız gerekir. Herkesin yatmadan önce dişlerini fırçalaması, evdeki bütün ışıkların kapatılması, uyku vaktinin geldiğini belirtip çocuğun yatağa götürülmesi ve çocukla aynı saatte yatağa girilmesi daha etkili olacaktır. Eğer ki siz uyku saatini ilan ettikten sonra hala televizyon seyretmeye devam ediyorsanız çocuğunuz da uyumaya itiraz edecektir. 2 yaş sendromu uyku konusunun bir süre sonra geçeceğini bilerek sakin kalmanız, bebeğinizin de uykuya daha rahat dalmanızı sağlar. Çünkü annenin ruh hali bebeğe mutlaka geçer.
4 – Rutin Oluşturmak
Çocuklar kalkınca yüzünü yıkamak, yatmadan önce oyuncakları toplamak ve diş fırçalamak gibi rutinleri severler. Ne yapacaklarını bildikleri için kendilerini güvende hisseder, özgüvenli ve huzurlu olurlar. Rutin oluşturmak sadece 2 yaş sendromu için değil her dönem için gereklidir. Böylece bebeğiniz hangi davranıştan sonra ne yapılacağını bilir. Örneğin uyku öncesi çok hareketli aktiviteler yapmanız çocuğunuzun uykuya dalmasını zorlaştıracaktır.
5 – Ağlama Krizleri
2 Yaş sendromu döneminde en sık yaşanan ağlama krizleri, en büyük tuzaklardan biridir. Ağladıkça her istediğini elde etmesine izin vermemelisiniz. Aksi takdirde her ağladığında istediği şeyi elde edeceğini düşünmesine, elde etmediği takdirde daha fazla ağlayarak, tepinerek hayırları evete dönüştüreceğini düşünecektir. Bunun yerine susarsa istediği şeyi elde edebileceğini söylemeniz, susup sakinleştiği zaman istediğini vermeniz daha etkili olacaktır.
Çocuğunuzun 2 yaş sendromu daha az hasarla atlatabilmeniz için size bazı öneriler sunduk. Bunların dışında çocuğunuzu özellikle başkaları yanında övmeniz, yapması ve yapmaması gerekenleri sakince açıklamanız kendisini bir birey olarak değerli hissetmesini sağlayacaktır.